var mıCan yağmurları yağarken üzerimize, Var mıydı böyle boyun bükmek, Azar yemiş çocuk misali, Dar ağacının yağlı ipine, Asmışken kekeme umudu, Var mıydı lal diline yalakalık yapmak. Yedi düvel zindanlarının duvarlarında, Ağlayan mor menekşeler açtırmamış mıydık ha. Hem de bu imkansızlığın döşünde hançer sevdamızda. Zalim pınarlardan ağlayan bir sevdanın, Gözünün yaşları akarken, Biz seninle susuzluğu su etmedik mi. Var mıydı ha, Var mıydı yudumları aşırmak böyle masumca yanarken. Gözlerin, Kömürlerden çalmış gözlerin, Gök mavisi süzülüşleri raksettirmiyor muydu bakışlarında Hem de güvercin çalıntılarında. Yasak bahçelerin meyveleri dudaklarımızda, Tedirgin aç ısırıklarımız vardı hani. Acılarımıza banar banar yerdik yasaklığında. O kadardı işte O kadar. Acı süzmesi nefesleri çekerken ciğerlerimize, Canımız acımıyordu küskün beraberliklerimde bile. Yaşıyorduk çalıntı sevdaların hayatlarını. Düşünmüyorduk, Düşünmüyorduk hangi kahpeliğin çıkmaz sokağında, Bir köşe başı ayyaşı yapacak diye yarınları. Var mı ya, Varmı. Ölümse ölümdü, Kabulümüz dü. Yedi cihanın reddi bu sevda, Soğuk mezarlar altı düğünümüz dü… |
kutluyorum kaleminizi
çok güzeldi
yüreğinize sağlık.