Deli Tarafından
Unuttum uzakları
şehirlerce mesafeleri Defalarca hatırlamadan Hatırlatmadan hüzünleri kimselerin inadına Geldim hep Duymadım görmedim kendimde GİTMELERİ BİLMEDİM HİÇ ve gitmedim ben kalmalardan başka bir yere Aynı bakışta susar gibiyiz şimdi Tüm bekleyişimizle Kalsamda gidecek kadar çok Ayrılık varmıdır hep Sabırdan ayrı . . . Öyle çok işte özlemekten bıkkın Unuttum ışıklarında Gecesinin karanlığından çok Resimlerce söylendiklerimin Yıldız yıldız düşümü çok işte çok Özledim seni Çok . . sonra sonrası yok Unutur gibi . . . . Günlerden neydi bilmeden GELECEKSEN Mavinin mavi olduğu Sevdalardan gel… Gel sen diyorum Geleceksen sen gel Sen . . . Gökyüzü gibi Masmavi Bulutlansan bana Kül renginden tuttuşsa zaman tekrar aşka Gül rengine kadar Kızılı siyahı olsan biraz hayat gibi kalsan bana Gecesinden geçmese vazgeçmese Ay Ayrılık olmasa say Ben bir yerindenden boyarım kelimeler yetmesede Ve tüm renklerine Islanırım zamanın Yağmuru ayrılık Islak bir yalnızlık Kurşun gibi yağsın Ve alsın gitsin Islanırdık . . . Takvimlerden kalan Hep başka başka ayrılıklardan Bıkmıştık sanki hayat Birikmekten . . . Gidişlerdeydi her şeyiyle Akrebi yelkovanı saatlerin Hatırladığım kadranı Kader OLSA GEREK Gidipte dönememek Sonrasi aksam coker gibi Geceyi beklemeden Güneşi kaybettigimizden Karalar bağlardı zaman Hepimizin yüzünde Yokluğunda varlığında Zamansızız . . . Sızım sızım Biraz Bizsiz biraz sizsiz bir şeylerin. . . içinde izsiz dışında vakitsiz En çokta kimsesiz Tarafındayız Bunların hepsinin Ya hiç yaşadık bizi Yada hiçtik de anlamadık Yaşamı Vakitli vakitsiz Telaşe izlerindeyiz bir şeylerin Biraz az Biraz çok Ne bizde ne sizde Bilmediğimiz bir yerlerdeyiz Kaldık işte Ve biz gidemezdik Sessiz bir bekleyişten geçemezdik Durduk Bekledik bekledik Gerisi ıssızlıktı, , ıssızlastık gökyüzü yaşlandı eski bulutlar kaldı eksildik yağmura Yaşlandı gözler Becerip ağlayamadık Bir şeyler vurur gibi Dururken gidişler/e Gözlerimizden geçti Düşer gibiydi her şey Hiç tutmak gelmedi içimizdenden Kimsenin içinden de Ki tutunacak Tutacak Sendin Ve sende Öyle işte Öyleden çok işte Gitmiştin . . . Şimdi yine ne çok özlendin bilsen Çiçek kokulum Önce gül Sonra sümbül de sen desem Bilen bilir yani İcime örttüğüm hüznü Üstümü örtene kadar seni . . . Dokunur gibi ve içi üşürdü toprağın sanki içinde üşürdüm bende bir şeylerin Düşerken Üstümüze sinen kokusundan düşer Dönüp dönüp baktığım Kaç ömre sığmayan zaman... Adını unutur gibi Unuttum Acılandı hatıraların Yine mi özlendin ESKİMEZ Kİ ÖZLEMİM Gözlerimden düşsen şimdi Çare yok ki Yine toprağa Yağmuru ayrılık Islak bir yalnızlık Aklımda saklımda yok kalırım Sözsüz sessiz Akıp giden Su misali Sessizce … adını unuttuğum her şarkıda söylenirsin demli bir hatıran...yanında ölesi var sanki sonranın ve dönesi var sanki geçip gidenlerin aşk yetmez...olur söz unutur...us olur ağırlığında adamlığın kalem yazmaz ve bu şiir dönüp dönüp biter bitecek olanlar biter bitmesinede seni sevmelerim bitmez... |
Unuttum uzakları
şehirlerce mesafeleri
Defalarca hatırlamadan
Hatırlatmadan hüzünleri
kimselerin inadına
Geldim hep
Duymadım görmedim kendimde
GİTMELERİ BİLMEDİM HİÇ
ve gitmedim ben
kalmalardan başka bir yere
Aynı bakışta susar gibiyiz şimdi
Tüm bekleyişimizle
Kalsamda gidecek kadar çok
Ayrılık varmıdır hep
Sabırdan ayrı . . .
Öyle çok işte özlemekten bıkkın
Unuttum ışıklarında
Gecesinin karanlığından çok
Resimlerce söylendiklerimin
Yıldız yıldız düşümü
çok işte çok
yüreğine sağlık dost tebrik ederim güzel çalışmaydı