HÂLLERTürlü türlü halller vardır AsabÎ, neşeli, şımarık Mağrur, mahçup, uyanık Yorgun, uçuk kaçık Bir tencerede pişer binlerce kimse Oynar gelin görümce Ömür suyu biraz bulaşık Yemeye, içmeye herkes alışık... Hallerde satılır Çiğ sebze meyve Satılmayanı dökerler denize Millet aç gezerken Yüzer soğanlar körfezde Koylar o yüzden ağlar sessizce Ehh çiftçi de haklı bence... Türlü türlü yüz vardır Gülen, çatık kaşlı, sevecen Çilli, gamzeli, çekik gözlü Dişsiz, dişli, yanık tenli Kapağanı açan görür Kapansız fare iş başında sömürür Dibi kaymak tutmuş dünyanın Alevi kıssan ne çare Kepçeyle karıştırsan hepsi olmuş telve Yüzlere sürülmüş kınalı mertebe... Bal tutan ısırırmış parmağını Tutamayan yutkunup yalanırmış Yarananın boyu o yüzden hep uzarmış Anlayacağınız duman her yere yayılmış Çin işi, japon işi Kapatın tencerenin kapağını Washington, çikita, brokoli, suji Karıştırmayalım şimdi Yerli malı yurdun malı değilmiş belli ki Dedim ya açmayın bırakalım Harman dalı, kol bastı oynayalım Ayşe’ye buhran saralım, sarmalayalım... ayşe yayman |
mükemmel dizeler
kutlarım .