KADERİYEYE REDDİYE
KADERİYEYE REDDİYE
Bir garip iddiadır diyar diyar lisanlarda dolaşır Rüzgâr için fark etmez hangi söz olsa taşır Cürümüne kılıf arayan birkaç günahkâr insan Uydurmuşlar bir düzmece ve etmişler hüsnü zan “Kaderiye” denilmiş bu batıl mezhebin adına Bir mezhep ki işliyor aklın-mantığın inadına Bu din benim dinimse sapkına vermemeli mehil Yazık, ihtimal ki cahil insanlar verebilirler meyil Ey kaderiyeci tutarsızsın, gerçeklikten ıraksın İnsanoğlu ne bilir ki Allah onu kendisine bıraksın Ben susuyorum, tamam, Nemruta sor o söylesin Zamanı gelince bir sinekten daha aciz değil misin Bu gücünle kalkıp –hâşâ- fiil yaratacaksın Birazcık düşünsen aklına sende kahkaha atacaksın Ebrehe misali süreceksen öne ordundaki filleri Duymadın herhalde sen Rabbin gönderdiği Ebabilleri O zaman bir zahmet derim, lütfen haddini bil Vakit fazla geç olmadan bu sapık fikirleri sil Kim demiş “Allah yaratır salar da dünyaya Karışmaz insanın basit işlerine bir daha” Gülerim aklına, yaparız da basit bir makine Birkaç dilde birden yazılmış kılavuzlar koyarız içine Oysa kırılsalar da ne kaybedecekler ki onlar Ne acı duyar, incinir ne de hesaptan anlar İnsan ki eşrefi mahlûkat, hiç başıboş olur mu? Hesabı, kitabı var, dokümansız doğruları bulur mu? Hem her şeyin üzerinde, rabbimiz hakkıyla gözetendir Yarattığı her varlığı noksansız bezetendir O, kulunun ihtiyaçlarını kendisinden daha iyi bilir Kul usulünde isterse o her bir şeyi verir Hayat verdi, akıl verdi, verdi cüzi irade Aklını iradenle kullanıp etmen için hayatını idare Yoldan sapmayasın diye Peygamberleri gönderdi Borçlu olduğundan değil, insana olan şefkatindendi Allamül guyup odur, tabi ki her şey bilgisi dâhilindedir “O ol der ve olur” her şey onun elindedir Sahip çık cüzi iradene ve külli iradeye temenna dur Çünkü nihayetinde cüzi iradenin kaynağı da odur Bunları duyarsan da hala dersen ki yetmez O hidayet vermediyse ben ne desem fark etmez İhsan POLAT 23.05.1998 İstanbul |