ÖDEMİŞ GÖLÜHenüz gün doğmadı alaca karanlık ta Yol almaktayız Nazilliden bir otobüs Dolusu insan vurduk yollara İstikamet ödemiş gölü Güneşin ilk ışıkları vurduğunda Yol alıyorduk dağlara doğru Manzara çok güzel yerlere yeşil Halısını sermiş tabiat üzerinde Hardal çiçekleri onlara körlük sarı mineler Açılmış dağları kaplamış Kuru incir ağaçları henüz duymamışlar baharı Çam ağaçları ise tüm muhteşemliği ile Sergilemiş yem yeşil incir ağaçlarına körlük Yollar öyle virajlı ki kıvrım kıvrım Bazen küçük köylerden geçiyor hayıflanıyoruz Nasıl yaşıyorlar buralarda diye Yolculuk güzel geçiyor Ebru gündeşten nostaljik şarkılar var Ama herkesin gözü yollarda uçurumlarda Dağlarla kaplı her taraf ve virajlar Aman Allahım önümüzde doruğu Karla kaplı bir dağ biraz uzakça ama Anlatılmaz güzel döne döne yaklaşıyoruz Karla kaplı bu dağa oldukça yükseklere çıktık Karlı dağa yaklaşıyoruz Çamlar arasından geçiyor yolumuz Aşağısı ayrı güzl uçurumda olsa Karlı dağın karını göreceğiz derken Çam ağaçlarının arasında göründü göl Güneşin ışıkları vurmuş elmaslar gibi parlak Karı unutturdu bize artık göl Kıyısından ilerliyoruz bir yanımızda Yazlık evler var içlerinde öyle güzel Yapılanlar var ki ah dedim İşte paranın ve zevkin örneği Ama kapalı hepsi hiç hayat yok Çünkü mevsim ilkbahar bunlar sa yazlık Bizim için açılan gölün kıyısında Bir çay bahçesinin önünde durduk İndik arabadan arkamızda cami Burası çarşı olmalı inşallah olacak yazın Öyle bir yer dedim ya hayat yok Her yer kapalı camiyi gezmek istedim Kapısında kilit çok üzdü beni Her zaman dediğim bir sözüm vardır Cami çok ama içinde camaat olmayan Cami neye yarar bir anımı hatırlattı Bunu yazmak istedim Adana da Sakıp sabancının yaptırdığı muhteşem Camiyi anımsadım Ankara daki Kocatepe caminin Bir eşi aynısı yapılmış yatsı namazına gittik ki Bizim guruptan başka cemaat yok nasıl üzüldük İşte ayni üzüntüyü burada da yaşadım neyse Yaradanım ın yarattıklarına akıl sır ermiyor Denizden bin yüz veya iki yüz metre yükseklikteyiz Kocaman bir göl suyu nereden geldiği belli değil Hiç gelecek yer yok sadece kendi kaynağı da Yağmur suları ile taşmış çay bahçeleri lokantalar su altında Yazın çekilir sanırım çünkü her tarafı lokanta ve çay bahçesi Birkaç köylü kadını ev yapımı tarhana erişte tereyağı Yumurta dağlardan toplanan taze otlardan koymuşlar Küçük masalar üzerine satıyorlar Biz insanlar nasıl doyumsuzuz aç gözlüyüz saldırdılar almaya Göle bakarak yorumlar yaparak kahvaltımızı yaptık Üşürüz diye düşünürken terledik bile Anladım ki yaz burnunu uzatmış geliyorum diye Geri dönüş başladı bu güzel beldeye veda edip Aynı kıvrım kıvrım yollara düştük Karlı dağıma baktım son kez Öyle güzel diki kendi gibi beyaz Bulutlar sarmış üstünü sanırım güneşten koruyorlar Erimesin karı diye belki bana öyle geldi Güzeldi çok güzeldi göl ve karlı dağlar AYŞE KARAN devamı var |