KARAMDeniz mi ayıracak seni benden Ben bu katran karası sevdanda Ben bu zifiri akşamla boğuşurken Yanarken bir sıla hasreti gibi bağrımda sensizlik Geceler yürürken üzerime dev dalgalarla Ve ben bilmezken yoğrulmuş acılarda yüzmeyi Sen söyle! Batmaz mı kahırların bağrında bu tekne. Dağlar mı önüme perde, akşamlar mı? Yoksa ben miyim kör Çıkarsız düşmüşüm yollara Ne taş, ne kaya, ne göl… Rüzgâr vurdukça bağrıma kırbacını Sevdanın yağmurunda yıkanırken umutlarım Bu dağ, bu taş, nasıl bana zindan olur Gel gör. Üşümüşüm sensizliğin koynunda Bir keskin gece örter üstümü Döşeğim, her santimini bildiğim taşra Çekmişken derinden bir nefes Her soluk zehir, her soluk keskin, Ve rüzgâr eşlik eder yalnızlığıma Sensizlik zor karam, sensizlik ağır Yıkamadı beni bu özlem, bu kahır Feleğin çemberinden geçtikçe ağır ağır Kadere yenilmek yok, yok ezilmek geçmişe Gelecek göreceksin; Ellerimizin kavuştuğu günde Ben meydan okuyacağım acımasız gecelere. |