Gerçek SevgiSenin olan bir zamanda Ellerinde demir bir yazgı Kılıçtan zincir Yakalamıştı zaman Ve senin yazman Kimler yakardı seni Tıpkı senin gibi Sen o kavimin hüsranıydın Kollarına vurulan hançer gibi Kara gözlerimizde kömürden yazgı Çarmıhtan gelirmiş gibi Sen gittiğinde o dağ çöktü işte O şehir yok şimdi O ülke yok Gün doğumunda beliriyordun bir sır gibi Kalbime vurulan bir hançer gibi Seni arıyordum Düşüyordum senin olduğun o ateşe Yangın oluyordum Oysa ki, Her mekan seni arar, Ve her şehir seni yazardı Bilmezlerdi ki ağladığını Hani ne güzel yazarlardı seni Tıpkı senin gibi Kimler yakardı seni? Ve sonra da kimler yazardı? Hani seni bulmuştum ya Bir sırrı bulmuş gibi Hani seni yakmış gibi Tenin yoktu Sen yoktun İşte o zaman Adı sen olan bir yol başladı O macera Bitmeyen bir gidiş kendimizden uzağa Ve yalnızlıklar senin sabahlarındı işte Anlıyordum ki bitmeyen bir yolculuktun sen Kaç ateşten yaratıldı zaman Söylüyorlar işte senin şarkını Sen o şarkı ve içimizdeki asktın Ve hiç bitmeyen bir sırdın Dağ akşamlarında ay Sensiz yollarda adımlar yorgundu Ve gitmiyordu Oysaki Ulaştığım uzaklıklarda Bir sen vardın Bir de sır Alıp başını Simli bir dünyayı Getirdin ya ormandan Mana biterdi ve Gölgeler bile giderdi Hadi kalk yıkıldığın yerden Toprağa ve denizlere gömüldüğün o mavi enginliklerden Bak Düşler şehri yakılıyor Bıraktığın o yer Artık içimizde yanıyor Ruhumda orman Ormanda kuşlar ağlıyor Yansımada kırılıyor oysaki Bu şehrin görüntüsü ve sen Seni yazanlar bile ağlıyor Varlığında yokluğunun sanrısı Bir de sır Sen gittikçe Ve sen hep gittikçe biter şehir Ve sen gittiğinde Bıraktığın zırhlardan Ve kargılardan har kılıç geçer Her savaşçı yitiktir oysaki sensiz Yokluğun bela Bir felaket .çağrısı Der ki kitap Aşırılmış sular tatlıdır ve şarap Hani içimizdeki o bağ bozumu Ve o şarap ki Yüreğimizde zehri içer Ve gerçek denen o şey kendinden geçer Kimler yazdı ihaneti? O yangını Kalk ve bak Kim çizdi senin olmayan yüzünü Oluştukça yüzün Şehrin bozulduğunda Yani sen yok olduğunda Belki Pazarlıktadır insan Ve aşk Sen benim ruhumdun oysaki Herkesindin Seni soran ve yokluğunu dolanan Bilmezdi oysaki Ve senin miskin dünyan Alevden kamçı ve kör ateşti Yanıyor Ve hep yanıyordu İçimizdeki orman Toprak ve sınırsız ülkem ve o yer Seni okumayalı sensizdi Bıraktığın zamanda Yitik yollarda bir göç başladı Aşk savaşçıları olurdu Bir de o efsane belki Asıl sen yoktun Tutsaktın Dön artık Kalk küllerinden o ateşten Sen olmayınca bu beden düşer Sen savaşın en iyi savaşçısıydın Bilmem ki neden korkarlar? Senden ve geceden O geceden de karanlık bir sır gibi Ne kadarda çok severdim ben seni Tıpkı senin gibi Sen benim tek kafesimdin oysaki Ve hiç bitmeyen ömrümüzdün Sen gittikçe Ve hep sen gittikçe Her dokunuş bir mezarlık Sensiz bir aşk Yalnızlık bir intihar Ve o mavilik sen olmayınca yanıyor Ve hep yeniden yanıyor bak Bıraktığın o zamanda Sır çürüyor Gri ruhumuza O yangındaki ormana Ve sür öfkeni bittiğin yere Belki En büyük intikam sevdadır Ve bizim aşkımızda büyüyor Hani seni bulmuştum ya Senin bulduğun gibi Hani seni yakmış gibi Yoktun sen Ellerin yoktu İçimde yanıyordu Ve o macera başlıyordu Sen sırdın Yanan bir yürek ve aşktın Ve bana bir sır ver Gönül ister bir sır ve aşk Şener yıldız dostuma hitaben sevgilerle |