RUTUBET
RUTUBET
Korkmazdık yaşamın üstümüzde tutacağı rutubetin, ağır kokusundan. ketcapla cizilmiş bir yolun ayrımına , hayatımıza neşter atarak ayrılıklar koyduk. bu yüzden her aynaya baktığımda, anlımdaki topağrafik eğrileri yaşamımdaki gerceklerden, aldığımı. ıslak kalmış bu kentin sağnaklanan her karışında, güneşe hasret kalan, bu toprağın kuru kalmış çocuklarıydık bizler. yosun tutmuş kaldırım taşlarından rutubet kokan geleceğe adım atarken, gözlerin, nemlenmiş buhulanmış, çamdan , yapılmış, bir giotin pencerenin kenarından. bakarken özlemle, boyuna ve batısına uzanan bir kente, zeytin gözlerinle. tuğla kızıllığında sevdiğim, sen değilsin. ıslak kalmış bu kentin sağnaklanan her karışında güneşe hasret kalan,bu toprağın kuru kalmış çocukları artık sensiz,bensiz. Y. Savaş Kayhan [ Geri Dön ] |
sağnaklanan her karışında
güneşe hasret kalan,bu
toprağın kuru kalmış
çocukları artık
sensiz,bensiz
o zaman kimsesiz kalmış ıslak kentin sokakları
sen yoksan o yoksa size kimsesizdir heryer...
saygılar yüreğinize.