Ey Gül
Yumuşak başın içinde;
Katılaşmış fikirler Temiz bir merhametin; Saçını okşayan sıcak eller Mühürlü bir zaman içinde; Özgürlük naraları Çöl gecelerinde Leyla ile Mecnun aşkı Gül kokuları sahipsiz bağlarda Bütün duyguların köreldiği bir vakit; Karşıma çıkar bir suret, Siyah sakalından anlanılan Bir heybet Duyduğu aşk şarkılarına aldırış etmeden Yüzükoyun uzanan bir vücut Acısını toprağa gömmeye adamış bir insan Yapı taşlarını eksiltmeden ilerleyen bir ölüm Şekilsiz ateşin etrafında kümelenmiş insanlar Ve bir çığlık karlı tepelere Ölüm... Acı bir sala boş mescidden Eller tabutta,yürekler içine gömülü Kerpiç evden yola çıkan tutsak ruh Duyulmamış bütün ağıtlar zihinde Herkes farklı,herkes Donuklaşmış bütün çizgiler Efsaneleşmiş sevinçlere artık son Yukarısı karanlık toprak Altı çamurlaşmış kafalar Derin bir sessizlik Çıt sesine hasret yürek Ansızın kıyamet gibi bir kargaşa Herkes ölüm gibi Karanlık ve korkutucu Her ileri bir adım Geriye bir dönüş Gözler etraftaki nesnelere takılı Kırmızı, kıpkırmızı bir gül Gitgide sevlanan bir yürek Ey gül; Dokunamam ben sana Dikenin acıtsa; Yavaş yavaş Sızı; Koyu,koyu ince bir kan Yürüdükçe izinden bir parça Durdurulması mümkün olmayan bir diriliş Sınırlara bir çit Ah o sabah kokusu Kahvaltı sıcaklığında bir sabah Bilirim yalnızlığa ilk adımdır bu Gözlere perdeler Gerçekler yalan gibi Bitmiş öyküler yeniden yazılmış Çocukluğum ezilmiş ey gül Karartılmış bütün sahneler Aklımda kalan tek şey Beyaz bir ev Tül renginde bir duvar Ve önünde çiçekli bahçe Orayı düşledim; Vermediler Ruhumu gömecektim; Olmadı Gelecek biliyorum Özlüyorum ve yanıyorum Ey gül Sevda düşümü karartma. |
Tül renginde bir duvar
Ve önünde çiçekli bahçe
Orayı düşledim;
Vermediler
Ruhumu gömecektim;
Olmadı
Gelecek biliyorum
Özlüyorum ve yanıyorum
Ey gül
Sevda düşümü karartma.
........
Sevdaya talip olan ezelde çekermiş..
"kırk gün çile" adınız olsun azade...
........
Hoş geldiniz
dizeleriniz yağmur yüklü bulutlar gibi ha yağdı ha yağacak...
Benzemesin akibeti kırkikindilere...
Selam ve saygılarımla