NEY, BEN ve SEN
Ney!
Aşkın, gizemin, ayrılığın sesi Ney! Vuslatın coskusu Ney! Başparesiyle bana öpücükler veren Ney! Haletimi anlayan Ney! Nabzıma göre şerbet veren Ney! Hep ağlayan hep inleyen Ney! Nasıl veririm senin hakkını söyle Ney? Ben! Deli gibi seven ben! Kara gözlerinin müptelası ben! Sevdasının altın kafesinde İdam edilmeyi beklerken; Yaftasında "Seni seviyorum " yazan ben! Yanındayken hasretini çeken ben! Seni ilk gördüğü anda, "Ey ALLAH (c.c) ım sana yalvarırım; Bu kız eşim olsun" diye dua eden ben! Duasına karşılık bulan ve şükreden ben! "Tersi olursa dayanamammm" İnşallah aşkından önce ölecek olan ben! Dile benden ne dilersen. Nasıl veririm senin hakkını söyle ben! Sen! Her daim aklımı başımdan alan sen! Sevmeye bile kıyamadığım sen! Bakıştığımızda Azrail yoklamış gibi titreten; İçimi yakan, oyyy! dedirten sen! Kalbimi alıpda vermeyen sen! Bİr anlık yokluğunla bilki öldürecek olan sen! Varlığınla beni şereflendiren sen! Kahrımı çeken sen! Yüce ALLAH(c.c) ın bana lütfu sen! Benliğimde uyandırdığın ve eskimeyen hislerle; Bana Aşkı küçümseten sen! Evimizin çocuklarımızın annesi sen! Dile benden ne dilersen. Nasıl veririm senin hakkını söyle sen! Anladımki sevdiğim Sana doyum yok bu dünyada. Mevlana "gell" diyor Hadi koşalım Oyalanmak vakti değildir. Ney sesinin gösterdiği yolda "Mecnun" gibi Leylayı bırakalım Mevlaya koşalım. Cennetlik olalım Aşkımızı orda yaşayalım. Seni seviyorum. D U M A N |