KABRİMİN BULUNDUĞU TEPEDEYİMKABRİMİN BULUNDUĞU TEPEDEYİM Sessizliğimin içine gömdüm kabrimi. Yine sessizce, sakince, Sardım kendimi kendime. Uzak diyarların solukladığı gökyüzünde Uçan iki kanatlı kuştum, İnci saçlı kızın başına konan. Sevdamın kucağı, Kabrimi sorma, “nerede?” Uzanıp dokunamadığın, Kanatlanıp uçamadığın, Nefes alıp veremediğin Bir yerin tam ortasındayım. Asya’nın en rüzgarlı tepesinin, Sağ köşesinde gömülü, gönül kabrim. Neyzar’ın sol tarafından bir kapıya dayanır. Mavi güllerin gülüşü… Yalın ayaklı patikadan çıkarsın, Çekik gözlü kızların derinliğine. Yiğitlerin atlara semer vurmadığı diyarın, Bahçesidir orası… Kartalla arkadaş olunan semada Gündüz vakti yıldızlar açar. Kabrimin tam üzerinde Al bir duvak dalgalanır… Meraklara gark olma: “Nereden seslenir, bu kalem ucu” diye. En sessiz yerdir yeryüzünde Ellerimin dokunduğu mekan. Kurtların göz bebeklerine bakan, Dağlardan gemilerin süzüldüğü, Keçe perdeli evimin içinde Ninemin beşiğini sallar, torunum. Kabrimin başında toprağımı çiğneme! Kalplerin sağır çığlığı, Tarihe bırak beni. “DOĞU TÜRKİSTAN DOKUYAYIM…” 25 şubat 2009 gece ATİKE RANA |
Kalplerin sağır çığlığı,
Tarihe bırak beni.
“DOĞU TÜRKİSTAN DOKUYAYIM…”
tebrik ederim