Ey türk gençliğine ne oldu Muhabbet sohbet haram oldu Aradan kalktı hürmetle, hatır Selam verilmez ,alınmaz oldu Büyüklerin ellerinden öpmek Küçüklerin gözlerinden öpmek Eski mektuplarda kaldı Araya hoyrat televizyon girdi Hergün evimize konuk oldu Gençler ana baba bilmez oldu Saçlar jölelendi kirpi oldu Pantolonlar belden aşağıda Göbekler dışarıda aklı havada Türk gençliği nereye koşuyor Amca baba dayı oldu beybaba Ne ayıp kaldı ne haya Utanırım insan olduğumdan Mektubun yerini mesaj aldı Dünya arsızın hırsızın oldu Gelen günler giden günleri aratır oldu Sersefillik insanlığa reva oldu Bize sefa haram oldu Rağbet yalancının Refah hırsızın oldu Anane gelenek bilmez olduk Terbiye edebe ne oldu Avrupa ya girmeden Avrupalı olduk Çarşılarda Türkçe tabela arar oldum Sazan balık olduk takıldık ecnebinin ağına Olgun mertebede kalan Dünya da değerini yerini bulur Sohbetin muhabbetin yerini chat aldı Bir yakınım yok olam hasbihal Kime el attımsa koptu dal Zamane geçliği dediler Terbiyeyi edebi yitirdiler Döğmeler küpeler nerde erler Tülay der cedinden utan atan gibi davran Sigara uyuşturucu moda oldu Mine etek bacak furya oldu Madiyatın peşine düştük Manevi ahlakı kaybettik Ar hicabı unuttuk Özümüze dönme zamanıdır artık T_Polat
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ZAMANE şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ZAMANE şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Acimasizca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yanlizliklarimiz, insanın insana saygımı kaldıki kendine olan saygısını kaybetmiş çünki. Neydi bizi biz yapan benlik duygusumu biz olmak çoğalmak birleme duygusumuydu..Ah tevazu Ne oldu şimdi? Olan aslında hepimize olanın özetidir. Biz hakikatlere tahammül edemez olduk. Kiramen Katibinin varlığına iman ettiğimizi söylüyoruz ama, aramızdan bir kiramen katibin çıkınca tevazu elbisemizi parçalıyor, kibir, gurur, enaniyet urbamızı giyiveriyoruz. Tahammül yükünü sırtımızdan atıyoruz. Bilmiyor muyuz ki “Çanağına ne doğrarsan, kaşığına o çıkar..kutlarım dost gerçekleri çok iyi sermişisisn herkesin eteğindeki taşı dökme vakti geldi sanırım tam puan
Yazmanın anlamsızlığı bu çağın hastalığı. Okuma alışkanlığını kaybetti son yüzyılın insanları. Önümüzdeki yüzyılda da konuşmayı terk edeceğiz diye korkuyorum. İletişimin bu kadar yaygınlaştığı çağda, yanımızdakinin varlığından habersiz yaşıyoruz. Cep telefonu… Internet... televizyon... faks.... radyo masum kalır oldu bunların yanında. Ya da geçmişimden kalan olduğu için bana öyle geliyor. Her biri bizi yaşadığımız ortamdan uzaklara götüren bir unsur. “-Merhaba” unutuldu. “-Yorgun görünüyorsunuz!” Bu güzel paylaşım sözlerinin yerine yerini neler aldı. Birçok kısaltmaları içeren anlaşılmaz, temelsiz, kurgusuz mailler.Yüz yüze konuşmanın lezzetini, kulaklara, gözlere, dudaklara temasın arasına konulan teknolojik aletlerin anlamsızlığını göremiyorlar mı?... Randevulaşmanın anlamı bile kalmadı, çalan telefonun ucunda her şey… Ulaşılabilmenin kolaylığı tüketiyor sevdaları. Vuslatın anlamını yitirdi gönüller. Biraz uzunda olsa yorum, benimle ortak düşüneni görünce paylaşmak istedim... Bir de; ben kolayı seçtim, siz şiirle anlatımı...
Yüreginize sagılkı gerçekten en büyük yaramızı dile getirmişiniz..Gençlerimizi bu hale getirenler bizlerde degilmiyiz acaba..Onları yozlaştırmak için elimizden gelen herşeyi yaptık İşte egitimimiz...Kaleminiz daim olsunki siz yazın bizlerde zekle okuyalım..Saygı ve selamlarımla...
* * * İşte dediğin gibi oldu Tülaycığım, gençlik mavh oldu, riya soytarılık, gerçeği kabullenmiş gibi görünüp aslında kaypaklık peşinde koşan onlarca genç var, öyle haklısın der, ama özünde şerefsizden de beter, çok gördüm böyle aile terbiyesinden uzak sanki sokakta köprüaltında büyümüş insanlıktan nasibini almamış, yalanla riyayla kendini bir yerlere taşımış, kendi şanı şerefi için iftira atmış, doğruyu yalana katmış, bir de ispata çalışmış kalleşler çoğalmış, bayanlara bakıyorum daha mert daha yiğit yaşamda, çevremde kadınlar daha onurlu samanın altından su yürütmeden, sevgileri de aşikar, insanlıkları da, yardımları da samimi dostlukları da yürekten, abi dedimi abidir, kardeş dedimi kardeştir, yar dedimi yardır asla riya yoktur herşey apaçık ortadadır, yürekleri saftır sevdiyse sevmiştir kıvırtmaz erkekler gibi, mavi boncuk dağıtmaz, her şey yalan riya olmuş, herkes öküzün altında buzağı aranıp durmuş, nasıl etsem de şunu kafalasam kendime çeksem sonra da ortada bıraksam hesapları yapılır olmuş:)))) ben çok yazık diyorum ve gençlik insalık adına, gelecek nesillerin adına bu tarz gençlerden inan utanıyorum, Atamızın Türkiye'nin geleceğini teslim ettiği gençler bunlarsa biz ayvayı çoktan yedik.... desene biz ortada kaldık, memlekette elden gider namus şeref de, bu gençler evlenecek yuva kuracak da neslimiz çoğalacak peh peh pehhhhhhhh, onlar ne olmuş ki hangi değerlerinle çocuk büyütecekler topluma ülkeye sunacaklar askere gönderecekler, kızlarını da faziletli bir şekilde büyütüp evlendirecekler de eş anne vasfı almalarını sağlıyacaklar.. benim hiç umudum yok.
Tebrikler canım hemşerim ne güzel düşünüp de yazmışsın valla ben de çok doluymuşum bu konuda bir dokunudun bin ahhh işittin yorumumda, ellerin yüreğin yaşantın kalemin dilerim hiç zeval görmesin canım senin Malatya'lı olmandan gurur duyuyorum ve seni yetiştiren anne babanın ellerinden öpüyor, saygılarımı yolluyorum.
Şiir dostluk adına sevgiler dost yüreğine
* * *
dağ gülü tarafından 2/2/2009 10:59:51 PM zamanında düzenlenmiştir.
hemfikir olmamız doğal, aynı iklimlerde yetişen nesiller büyüttü bizi dolayısıyle, Ülkemizin gelenek göreneklerini nesiller boyu taşımak aktarmak boynumuzun borcu, gerek şiirle gerekse birebir, inan ben yeğenlerime, komşularımızın çocuklarına,torunlarına çok nasihatlar vermişimdir ve hala nasihat etmeye devam ediyorum, ölene dek de edicem, doğruluktan, dürüstlükten, inançlarımızdan, Osmanlıdan bu güne dek gelen adetlerimizden, kültürümüzden... Avrupalı olmak ya da dünya insanı olmak Atlarımızdan bu güne dek gelen örf adet ananelerimizi yok etmek değil asla, elimizden geldiğince oralara kadar uzanıp Osmanlıdan gelen nesillerin ne kadar asil dürüst sıcak kanlı terbiyeli doğru ve çalışkan olduğunu göstermek çabasında olmalıyız bütün yurttaşlar olarak.
Yeğenimi tanıyamıyorum her gün farklı bir halde her vakit derim kafanın şekli değil içi önwmli diye resmi görünce AKLIMA GELDİ .Şiir sorgulama adına anlamlı saygımla...
Sevgili şairim. Gençlerin bu günkü geldiği yerden şikayetçiyiz ama unuttuğumuz bir şey var. Gençleri bu gün bu duruma getiren bizler değil miyiz. Önce iğneyi kendimize batırmamız gerek galiba. Tekneloji diyoruz ama teknolojiyi iyi kulalnmayı bilmeyenler de bizleriz. Eğer o teknelojiyi gerektiği gibi kullanabilmiş olsak bu gün bu kadar yok olmuşluk ile karşı karşıya kalmış olurmu idik acaba.
Çok güzel ve özel bir anlatım idi. Bizi bize sorgulatan dizelerdi. Kutluyorum kaleminizi ve sevgiler yüreğinize
Ne yazsanız haklısınız.Azbile yazmışsınız.Gençler kendilerini çirkinleştirmek için birbirleriyle yarış halindeler.Ana baba kim oluyormuş başlarına buyruk hareket ettikleri için o başlar dertten de bir türlü kutulamıyor. Şiirinize gelince içeriği bu kadar önemli bu şiirde içerik daha ağır basmış o da lazım .bazen toplumun yarasına parmak basıldığın da kurallar falan pek dikkate alınmaz.Bununla beraber; şiir uzun olmasına rağmen , şiirin bütünlüğünü koruyabilmişsiniz.Zaman zaman ses benzeşimli kelimeleri kullanmanız başarılı olmuş .Sevgi ve saygılarımla
Körü körüne Batı taklidi ile hiçbir yere varılamayacağı anlaşılmalıdır. İslam Medeniyeti'ne "Tü kaka" deyip vahşi Batı Medeniyeti'ni Bu asil millete hedef olarak gösteren zihniyet ayaklar altına alınmadan bu işler düzelmez. Şairi kutluyorum. Şiirde tasvir edilen gençlerimizi görünce yüreğimiz burkuluyor. Yazın Kızılay'da Mimar Sinan İlköğretim Okulu'nun bahçesinde uyuşturucu almış, bir deri bir kemik bir genç kızın boş bakışları gözümün önünden gitmiyor. Çocuklarımızı bu hâllere düşüren vicdansızlardan hesap sormayacak mıyız? Bence pisliğin başı Encümen-i Daniş ve onun güdümündeki Ergenekon'dur. İkisinin de ipleri İsrail'in elindedir. Kutluyorum kardeş.
Bana bir şey olmamıştır.Ceddime,devletime,vatanıma,bayrağıma,mlli duygularıma,senin gibi büyüğüme bağlıyım. Şiirdeki anlatımına katılır,ellerinden öperim. İstersen;selam da gönderebilirim.
insanoğlu çiğ süt emmiştir ne yapacağı bellimi olur zamneyi hazırlayanlar bizleriz bize dayatılan batıcı kültürlerin eseri yetiştiğimiz cumhuriyet terbiyesinin eseri .ortaya koyduğunuz tabloysa bizlerin uyutulduğunun resmidir ne zaman biz kendi değerlerimize sahip olursak o zaman zamaneler ortadan kalkacak va biz aslımıza döneceğiz.......saygılar tebrikler
Ey türk gençliğine ne oldu Muhabbet sohbet haram oldu Aradan kalktı hürmetle, hatır Selam verilmez ,alınmaz oldu ============================ Dezenere ... Bunalımlı bir Dünyada ... Gençlik birbirine takip ediyor . Tebrikler ..
DEĞERLİ ABLAM, TOPLUMUMUZUN YARASINI TÜM ÇIPLAKLIĞIYLA ORTAYA SERİVERMİŞSİN. BU HUSUSTA GERÇEKTEN ÇOK HAYIFLANIYORUM. BENİM DE BU KONUDA BİR ŞİİRİM VAR. ÖZÜMÜZÜ YİTİRİYORUZ, HER GEÇEN GÜN KAN KAYBEDİYORUZ, KÜLTÜREL YOZLAŞMA BAŞINI ALMIŞ GİDİYOR. YÜCE ALLAH'IM, SONUMUZU HAYIR EYLEYE. (AMİN) DUYARLI YÜREĞİN DERT GÖRMESİN. SENİ OKUMAK BANA HUZUR VERİYOR. KALEMİN DAİM OLSUN.
OMARIM tarafından 2/2/2009 2:07:44 AM zamanında düzenlenmiştir.
çok haklısınız...düşüncelerinize ve görüşlerinize katılıyorum...yorumumu değiştirecektim.son anda farkettim bu resimle ilgili düşüncemi.yani senin düşündüğün gibi olduğunu anladım.ama yaptığım yorum kimin şiiriydi unuttum.değiştirecektim aslında.kusura bakmayın.bana bir cevap yazacaktır kesin,o zaman değiştiririm dedim.....yanlıştan döndük şükür...
ıssızgemi tarafından 2/2/2009 9:12:09 AM zamanında düzenlenmiştir.
Neydi bizi biz yapan benlik duygusumu biz olmak çoğalmak birleme duygusumuydu..Ah tevazu
Ne oldu şimdi?
Olan aslında hepimize olanın özetidir. Biz hakikatlere tahammül edemez olduk. Kiramen Katibinin varlığına iman ettiğimizi söylüyoruz ama, aramızdan bir kiramen katibin çıkınca tevazu elbisemizi parçalıyor, kibir, gurur, enaniyet urbamızı giyiveriyoruz. Tahammül yükünü sırtımızdan atıyoruz. Bilmiyor muyuz ki “Çanağına ne doğrarsan, kaşığına o çıkar..kutlarım dost gerçekleri çok iyi sermişisisn herkesin eteğindeki taşı dökme vakti geldi sanırım tam puan