KIRAĞI YAĞAR SURET BAHARDAFay hattı kırığı gün doğumlarında Bir pencere açılır Islanır hüzünbaz yağmurlarla Ezber yazgı koynunda Yorgun gecenin bir sabahında daha Sigara altı elem doygunluğunda Yakar acıları teker teker Her nefeste isyan tüter Tersine çeviremediği çarkına… Serseri poyraz esti mi delimi deli Goncası dalında emanet Kaç baharlar tüketir Yazını göremeyen hayatında Otağında kışlar oba kurar Hep arkası suret bahar Türkü gibi yaşamak ister oysa Ezgisinde sevda Güftesinde vuslatı şahlandıran Coştukça coşan, coşturan Mağara sessizliği çığlığı çınlar Ses verdiği sevgilinin Soğuk mermer yürek taşında Yokluğunda yok oluştur Hiç adı olur eğreti yaşamında Çapsız suret sevginin Merkezi neresi? Yönü hep silindiğindedir Pusulasız bu yolda İstikameti gösteren yüreğidir Yıldızların gölgesinde Pusu kurmuş sahte sevinçleri El aman etmiş Her seferinde boşa dönmüş Ayalarından ateş atan elleri Kırağı yağar yılların yılgınlığından Buz sarkıtı düş yangınlarından Bir elinde pişmanlık Diğerinde yarımlığı Yitik yevmiyesine işlenen Bir nefes Bir sevda Bir ömür Oyunun son sahnesi Asıl kadının Biter bitmez sandığı işkencesi… ŞÜKRAN AY 04/12/2008 |
Buz sarkıtı düş yangınlarından
Bir elinde pişmanlık
Diğerinde yarımlığı
Yitik yevmiyesine işlenen
************************************
Ve şiirdi.. Şiirce anlatılmış. Düşünülesi, ürperesi , öylece hayal edilesi uzaklara dalıp...
Tebrik ve teşekkürlerimle!