SEN DEĞİL MİYDİN?
Sen değil miydin?
Gözleriyle yaralayan beni, Aşkın kurşunuyla vuran, Kan kaybederken bizde sevgi, Bir hastane avlusunda unutan, Bırakıp gitmiştin ağır yaralı yüreğimi, Anladım yalanmış sevdan, Yalan sevgilinin tüm sözleri, Bir yara kaldı senin ardından, Sen değil miydin? Gecenin afakına meydan okuyan, Kenara atılmış tüm sevdaları toplayıp, Mavi bir gecenin göğsünde, Gözyaşlarını döküp benzin gibi, Deli bir kanla veren ateşe, Bozuk para gibi harcadın sevgimi, Ruhumu soktun bir mengeneye, Ellerinde ihanetin neşteri, Yüzün, gözün kapalı, Vurdun acımasızca bedenime, Damarlarımdan aşk sızdı, Kanadım için için kendime, Gözlerinde ihanetin hain bakışı, Sorguya çeken sendin, Sorguya çekilen Mecnunun aşkı, Ellerimde hüzün yarası, Sımsıkıya bağlanmış bileklerim, Boğazımda yağlı ilmek, Reva gördüğün ihanetin, Ne kadar acı çektim, Yokluğuna mahpusken, Ne işkenceler gördüm, Senin hain ellerinden, Yinede vermedim sırrımı, Sakladım seni aşkla, İsmini söylemedim gecelere, Vermedim eşkâlini ayrılığa, Seni sakladım yine kendime, Sen değil miydin? Çığlıklarını özgür bırakan, Toz duman eden pembe düşleri, Ben bir avcıydım güya, Sen mor dağların maralı, Yüreğim doluydu aşkla, Dokunsam gönlümün tetiğine, Vuracaktı seni o sevda, Gözlerin düştü gözlerime, Değişti dünya, değişti düzen, Bir sıcaklık vardı sol yanımda, Tetiği çeken avcı sen, Ben yıkılmıştım boylu boyunca, Kanların içinde sana bakarken, Aşk dilenen bakışlarımla. Ayrılık kurşunuyla vurulmuştum ben, Sen değil miydin? Gidişimi kolaylaştır diye, Şiirler yazan mısra mısra, Saçlarını iki yandan ayırıp, Masum bir çocuk gibi, Doyumsuzca zevk alıp, Oyuncak eden oyunlarına, Yaşar mı, ölür mü demeden, Yaralı bir kuş gibi avuçlarında, Boğarcasına sıkarken, Sonra gösterip herkese, Güneşi söndürdüğün, Ay kıskandıran gülüşünle, Şen kahkahalarını savurup, Ölüm bulaşmışken ellerine, Gösterendin durup durup, Bana hiç değer vermedin, Binlerce kuş vardı gökyüzünde, Ben ise sadece biriydim, Zamanı çalabileceğim geçmişinden, Şehvet vardı dudaklarında, İhanet fışkıyordu gözlerinden, Ben can çekişiyordum ellerinde, Kopardın başımı bedenimden, Aşkımın kanı sıçrarken üstüne, Sen değil miydin? Tan yeri boyayınca saçlarını, Alabildiğine kızıla, Maviye çalınca bulutlu gözleri, Afakı inleten seviyorum diye, Bilirim binlerce kez söylediğini, Hesabını tutamazdım gün içinde, Alırdın kalbinin penceresinden, Kimselerin bilmediği düşlerine, Dudaklarında ölümsüzlük, Aşk saklanır sanırdım gözlerinde, Görememiştim belki de aşktan, Koynumdaki yılanın olduğunu, Bedenime sıcacık sarılan, Hani küllenen aşklar yanmazdı, Değişmezdin beni hiçbir şeye, Mutluluğu içiyordun gözlerimden, Katil kim şimdi sen söyle, Diri diri mezara gömen, Acıları atarken üstüme, Acımasızca beni öldüren, Çığlık çığlığayken sevgim, Duymayan, kulaklarını tıkayan, Sen değil miydin? BAKİ EVKARALI NOT: GECENİN BİR YARISI Kadının midesi ağrımaya başlar, adam düşünür kendi halince.. ADAM: gözleri perdelim, içime bir sancı düştü, herhalde miden aprımaya başladı yine gözlerini boyayan gecenin mavilikleri içinde... KADIN: Yargısız infaz ettim seni, çekiyorum her acımla birlikte ve sanırım unutturmayacak bu sancı seni, ADAM: Unutursun demiştim sana, unutmak kolay mı deme / unutursun mihribanım diye... Unutmakla kalmadın, demek sildin attın her yerden... İnsan iki şeyi unutamaz mış ruhum, birincisi ilk aşkı tanıdığı kadınını, ikincisi kendine ihanet edeni... Unutulmazsın.. |