Göğsümün tam orta yerinde, kimsenin göremediği bir yangın taşıyorum. Kim söndürdü bu ülkenin ışığını? Neden herkes yavaş yavaş karanlığa alıştırılıyor?
Gece uzun… Sesim, içimdeki bir çınar gibi çatlayarak büyüyor. Köklerine kadar yanmış bir ülkenin suskunluğu var nefesimde.
Yüreğimde yılların pası değil; hakikatin kırıkları birikiyor. Her biri bir ağıt, her biri yarım bırakılmış bir çocukluk.
Yıllar öğretti bana ki; kırık bir fincan da suyu taşır, yırtık bir mendil de gözyaşını siler. Meğer insan eksildikçe büyüyormuş; tamamlanmayı değil, dayanmayı öğrenerek.
Bazen isyan ediyorum: “Ben daha kaç kez yıkılıp yeniden kalkacağım?” Omuzlarıma biriken yükler değil aslında; insanın insana ettiği karanlık çörekleniyor içime.
Sonra… Bir kuş gölgesi düşüyor içime, adını bilmediğim bir sabahın ayazında. Hafif bir sıcaklık, rengini tarif edemediğim bir umut sızıyor ruhuma. Ve o an, yeniden nefes alıyorum.
Hüzün dizlerimin dibine çökse bile biliyorum: Ben, yaralarıyla büyüyen bir kadınım. Kırılınca da parlar içim, susunca da konuşur, düşünce yeniden kalkarım aşk ile.
Her seferinde içimden aynı cümle filizlenir: “Bir ışık mutlaka bulur seni, korkma . ”
O ışık bazen bir annenin sessiz bakışında, bazen bir kardeşin sıkı tuttuğu elde, bazen bir çocuğun kelimesiz gülüşünde… bazen de inadımın en derin yerinde saklanır.
Güneş her sabah sokak lambalarını utandırır. Ve içimde inatçı bir çiçek, her şeye rağmen ısrarla açar: “Vazgeçme… Umudu tutan el kirlenmez.”
Dünya ne kadar sert olursa olsun, ben hep yeniden yeşeren tarafım. Çünkü biliyorum: Hüzün beni derinleştirir, isyan ayakta tutar, umut yeniden yola çıkarır.
Ve ben, ne olursa olsun, yola devam edenlerdenim. Etmeliyim… Edeceğim.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yaşama sevincimizdir bizi umutlandıran...hayata bağlayan...
İdeallerimiz...tutkularımız...
En çok da belki insan olmamız...Evet sadece "insan olduğumuz için" bile inandıklarımızdan...arzuladıklarımızdan...ideallerimizden vaz geçmeyiz... vazgeçemeyiz...
Çünkü pes etmemiz;
tükenmemiz...
değersizleşmemiz...
teslim olmamız demektir....
İşte insan bu yüzden acı çeker çoğu zaman...En çok da başkaları için...
Çünkü böylesi yüreklerin yüreğinde "ben" duygusunun har'ına rastlanmaz...
"Kim söndürdü bu ülkenin ışığını? Neden herkes yavaş yavaş karanlığa alıştırılıyor?"
Aslında söndüren de biz, alışmaya çalışan da biziz belkide...Bizi ayaklarımızın üstünde tutabilen bir irademiz var...Tercih hakkımız var..."Evet" ya da "hayır"hakkımız var.... Nitekim minicik bir sözcükle "VAZGEÇMEM…" diye en yüksek perdeden dünyaya haykıran bir yüreğin sesini düşmüşsünüz satırlara...
İşte bu duyarlılıktır... hemhal olmadır...birileri için ateşe atılmadır...
Bir düşünür diyor ki "dünyanın acı çekmesinin gerçek nedeni, kötülerden ziyade, kötülüklere susan iyi insanlardır..."
Şu da bir gerçek ki dünya durmadan kirlenmekte...Kirlenme hızı, karşı koyma hızından çok çok daha fazla....Ve bizler de birlikte kirlenmekteyiz galiba...
"Köklerine kadar yanmış bir ülkenin suskunluğu var nefesimde." derken de bu gerçeği vurguluyor yüreğiniz... neyi mi?....
"insanın insana ettiği karanlık çörekleniyor içime..." .................................... "Sonra…
rengini tarif edemediğim bir umut sızıyor ruhuma. Ve o an, yeniden nefes alıyorum..."
İşte bu fes etmemenin en büyük hakikati...
"Kırılınca da parlar içim, susunca da konuşur, düşünce yeniden kalkarım aşk ile....haykırışlarıyla meydan okuyan bir mesaj...Duru...naif...fakat en yüksek perdeden....inadına...
“Bir ışık mutlaka bulur seni, korkma . ”
elbette her gecenin bir sabahı....her dikenin bir gülü var...Bütün kapılar kapanmaz yüzüne bir insanın...Bazen de çaresiz olduğumuz anlarda çareyizdir kendimize...
Böylesi bir duygunun ışığı yaşama sevinci...azim...ve insanlığın gereğidir...İnsan olabilmenin genlerini taşıyan her yürek umutsuzluk duygusunu tanımaz.... .................................. "O ışık bazen bir annenin sessiz bakışında, bazen bir kardeşin sıkı tuttuğu elde, bazen bir çocuğun kelimesiz gülüşünde… bazen de inadımın en derin yerinde saklanır...."
bazen cılız bir kedinin kuyruk sallamasında...minik bir kuşun camı gagalamasında.... bazen bekleyen birine tebessüm eden doktorun bakışındadır....
Güneş, yaşamımızda tazeliğin...müjdenin...temizliğin ve umudun müjdecisidir... O yüzden karanlıkların umudu...yolunu kaybedenlerin feneridir...
Karanlıklar ise kirliliği...kokuşmuşluğu...umutsuzluğu...çürümüşlüğü simgeler kimi kez.... ve içimizde açan çiçekler....Umudun müjdecisidirler...O yüzden naif ve nadide kokarlar...Çiçekler dosttur...candır....Kötülüklere bu yüzden benzetilmezler....
Dünya elbette kirlenmekte içindekilerle birlikte....En çok da insanlar kirletmekte ve kirlenmekte...
fakat insanlığı kurtaran yine insanlar olacaktır....
Ancak yüreğinde umut çiçekleri yeşeren...yüreğindeki sevgisi dağıttıkça çoğalan...tebessümü hiç eksilmeyen...ufkunda her renk gökkuşağı bulunan...taş atana gül atan insanlar...
Sanırım şiirin temasında işlediğiniz o yürekli insan bu tanımlara tıpa tıp uymakta....
Bu yüzden iyiliğin manifestosu gibi bir şiir olmuş dizeleriniz...Sertliği gayretinden kaynaklanan azmi umudundan yeşeren bir kurtuluş reçetesi....
...................................... Ve diyorsunuz ki;
Ve ben, ne olursa olsun, yola devam edenlerdenim. Etmeliyim… Edeceğim.
VAZGEÇMEM…
emeğinize...yüreğinize...kaleminize sağlık....
tebriklerimi ve teşekkürlerimi gönderiyorum efendim....
Öncelikle, böylesine emek verilmiş, her cümlesi ayrı bir düşünce inceliği taşıyan uzun yorumunuz için mahcup bir minnetle teşekkür ederim. Kelimenin hakkını veren insanların varlığı, şiir yazmaktan çok daha büyük bir güç veriyor insana. Satırlarınıza sinmiş derinlik, insanı önce durduruyor; sonra düşündürüyor; sonra da kendi sessizliğinde yeniden konuşturuyor.
Şiirin bende açtığı yarığı, siz bambaşka bir pencereden yeniden okuyup büyütmüşsünüz. Kırıklarımızın, eksiklerimizin, hem acının hem direngenliğin üst üste biriktiği yerden söz etmişsiniz. Ve belki de şiirin en çok ihtiyacı olan şeyi yapmışsınız: İnsanı insana hatırlatmışsınız.
Hakikatin kırıkları dedim; siz o kırıkları tek tek elinize alıp ışığa tutmuşsunuz. Umudun gölgesini anlattım; siz o gölgeyi büyüten nedenleri, karartan tarafları ve yine de direnen kalpleri bir bir izah etmişsiniz. “Vazgeçmem” dedim; siz bu kelimenin ardında yatan insanlık hâllerini, direnmenin genetiğini, teslim olmamanın sesini öyle ustalıkla çözümlemişsiniz ki… Ben okurken kendi cümlelerimin arka planını yeniden keşfettim.
Her söylediğiniz satır, insan olmanın cefasını da, vefasını da taşıyor. Karanlığın çöktüğü yerde bile ışığı arayan yürekleri anlatmışsınız. Güzelliğin kirlenmeyen tarafını, çiçeğin masumiyetini, iyiliğin inatla boy veren halini… Ve tüm bunları yaparken ne şiiri gölgelediniz ne de beni. Bilakis, şiirin ruhunu açtınız; metnin ardındaki insanı onurlandırdınız.
“Pes etmeyen yürekler” dediniz ya… Aslında yorumunuzun kendisi pes etmeyen bir yüreğin kaleminden çıkmış. Benim dizelerimdeki ışığı siz büyüttünüz; bense o büyüyen ışığın karşısında saygıyla eğildim.
Kelimelerim size ulaşmışsa, siz o kelimeleri yeniden doğurtmuşsunuz. İşte yazmak dediğimiz şey biraz da böyle bir karşılıklı nefes alışverişi değil midir?
Gönül ferahlığıyla, samimi bir teşekkürle ve derin bir saygıyla söylüyorum:
Emeğinize, vicdanınıza, tefekkürünüze ve kaleminize sağlık. Bu kadar derinlikli bir okumanın kıymeti büyüktür; ben de o kıymetin farkındayım. Var olun. Kaleminiz her daim doğruyu iyi yi hakkı hukuku yazsın ustam, bu günlerde en çok ihtiyacımız olan şey. İnsanlığın yorulan tarafına nefes, tükenen tarafına güç, kararan tarafına umut olmaya devam etsin.
Öncelikle, böylesine emek verilmiş, her cümlesi ayrı bir düşünce inceliği taşıyan uzun yorumunuz için mahcup bir minnetle teşekkür ederim. Kelimenin hakkını veren insanların varlığı, şiir yazmaktan çok daha büyük bir güç veriyor insana. Satırlarınıza sinmiş derinlik, insanı önce durduruyor; sonra düşündürüyor; sonra da kendi sessizliğinde yeniden konuşturuyor.
Şiirin bende açtığı yarığı, siz bambaşka bir pencereden yeniden okuyup büyütmüşsünüz. Kırıklarımızın, eksiklerimizin, hem acının hem direngenliğin üst üste biriktiği yerden söz etmişsiniz. Ve belki de şiirin en çok ihtiyacı olan şeyi yapmışsınız: İnsanı insana hatırlatmışsınız.
Hakikatin kırıkları dedim; siz o kırıkları tek tek elinize alıp ışığa tutmuşsunuz. Umudun gölgesini anlattım; siz o gölgeyi büyüten nedenleri, karartan tarafları ve yine de direnen kalpleri bir bir izah etmişsiniz. “Vazgeçmem” dedim; siz bu kelimenin ardında yatan insanlık hâllerini, direnmenin genetiğini, teslim olmamanın sesini öyle ustalıkla çözümlemişsiniz ki… Ben okurken kendi cümlelerimin arka planını yeniden keşfettim.
Her söylediğiniz satır, insan olmanın cefasını da, vefasını da taşıyor. Karanlığın çöktüğü yerde bile ışığı arayan yürekleri anlatmışsınız. Güzelliğin kirlenmeyen tarafını, çiçeğin masumiyetini, iyiliğin inatla boy veren halini… Ve tüm bunları yaparken ne şiiri gölgelediniz ne de beni. Bilakis, şiirin ruhunu açtınız; metnin ardındaki insanı onurlandırdınız.
“Pes etmeyen yürekler” dediniz ya… Aslında yorumunuzun kendisi pes etmeyen bir yüreğin kaleminden çıkmış. Benim dizelerimdeki ışığı siz büyüttünüz; bense o büyüyen ışığın karşısında saygıyla eğildim.
Kelimelerim size ulaşmışsa, siz o kelimeleri yeniden doğurtmuşsunuz. İşte yazmak dediğimiz şey biraz da böyle bir karşılıklı nefes alışverişi değil midir?
Gönül ferahlığıyla, samimi bir teşekkürle ve derin bir saygıyla söylüyorum:
Emeğinize, vicdanınıza, tefekkürünüze ve kaleminize sağlık. Bu kadar derinlikli bir okumanın kıymeti büyüktür; ben de o kıymetin farkındayım. Var olun. Kaleminiz her daim doğruyu iyi yi hakkı hukuku yazsın ustam, bu günlerde en çok ihtiyacımız olan şey. İnsanlığın yorulan tarafına nefes, tükenen tarafına güç, kararan tarafına umut olmaya devam etsin.
Aslında uzun zamandır çalışılan ulusal ve uluslararası bir senaryonun filme çekilmesi tüm bu yaşadıklarımız.. Titreyip kendimize dönmemiz lazım artık... Baki selamlar
Haklısınız… Bazen yaşadıklarımız gerçekten de büyük bir senaryonun içindeymişiz hissi veriyor. İnsan ancak titreyip kendine döndüğünde neyin hakikat, neyin gürültü olduğunu ayırt edebiliyor.
Değerli katkınız ve bu derin bakışınız için çok teşekkür ederim. Baki selamlar, hürmetle. Peri
Haklısınız… Bazen yaşadıklarımız gerçekten de büyük bir senaryonun içindeymişiz hissi veriyor. İnsan ancak titreyip kendine döndüğünde neyin hakikat, neyin gürültü olduğunu ayırt edebiliyor.
Değerli katkınız ve bu derin bakışınız için çok teşekkür ederim. Baki selamlar, hürmetle. Peri
Yağmur yağar. Rüzgar eser.Kuşlar uçar. Güneş doğar. Irmaklar çağlar. Bir bebek ağlar. Bir tarafta bir insan acı çeker.. Son baharda yapraklar kızıla çalar ve dalından koparak kendi dansını sergileyip toprakla kavuşur. İçinizde bir şey coşar veya söner.. Bir halin içindesinizdir. Tüm bunların anbean farkında değilsek akıp giden hayat bizim için asla yaşama dönüşmez... Zihinlerimiz o kadar çok boş meşgaleler içindedir ki tüm ihtişamıyla akıp giden hayatı sadece duyabiliyoruz..
Dinlemek ise o seslerin sizde anlamlanıp yaşama dönüşmesidir.
İnsanın gözünün önünden bir film şeridi gibi geçti okuduklarınız. Hayatın akışını çoğu zaman duyup da yaşayamadığımızı öyle sade, öyle hakikatli bir dille ifade etmişsiniz ki insan biraz durup içini yokluyor. Maalesef çok haklısınız. Yaşamımızın farkına varmadan yaşamak, yaşamak değildir.
Bazen gerçekten bir yaprağın düşüşünü bile fark etmiyoruz; ama bir cümleniz geliyor, “yaşamak dediğin farkında olmakmış” diye insanın omzuna hafifçe Dokunup hadi harekete geç diyor..
Bu zarif yorumunuz için içtenlikle teşekkür ederim. Kaleminize, gönlünüze sağlık… Sevgiyle kalın. Peri
İnsanın gözünün önünden bir film şeridi gibi geçti okuduklarınız. Hayatın akışını çoğu zaman duyup da yaşayamadığımızı öyle sade, öyle hakikatli bir dille ifade etmişsiniz ki insan biraz durup içini yokluyor. Maalesef çok haklısınız. Yaşamımızın farkına varmadan yaşamak, yaşamak değildir.
Bazen gerçekten bir yaprağın düşüşünü bile fark etmiyoruz; ama bir cümleniz geliyor, “yaşamak dediğin farkında olmakmış” diye insanın omzuna hafifçe Dokunup hadi harekete geç diyor..
Bu zarif yorumunuz için içtenlikle teşekkür ederim. Kaleminize, gönlünüze sağlık… Sevgiyle kalın. Peri
Şiirin Adı: Vazgeçmem… Şairi: Peri Feride ÖZBİLGE Yorumu Yapan: Ser Feyzlizof Kalburabastî Efendi namı diğer Celil ÇINKIR
“Vazgeçmem…”, iç yaralarından ışık devşiren bir kadının iç sesi… Şair, karanlığın ağırlığını yalnızca anlatmıyor; onun içinden geçerek direnişe dönüştürüyor. Her dizede, acının insanı tüketen değil, olgunlaştıran yanını görmek mümkün.
Yangınlarla, kırıklarla, kayıplarla büyüyen bir ruhun; umudu elden bırakmama kararlılığı şiirin omurgasını oluşturuyor. En vurucu yanı ise: umut, dışarıdan gelen bir lütuf değil — insanın içindeki ısrarın diğer adıdır.
Şiirdeki kadın, karanlığa rağmen yoluna devam eden, kırılınca bile ışığını söndürmeyen bir irade olarak beliriyor. Umut, bir çocuğun gülüşünde de var, kardeş elinin sıcaklığında da… ama en çok insanın kendi inadının derin yerinde saklı.
Bu kısa ama yoğun söyleyiş, hem sitemi hem umudu aynı potada eriten güçlü bir içlenişe dönüşmüş.
Vesselam. “Yorulan değil; yeniden kalkmayı bilen kazanır.”
Yorumunuzu okurken bir an durup nefesimi toparladım. Çünkü bazen insan, içinden geçenleri yazarken yalnız sandığı bir anda, bir başkasının o duyguları böyle tane tane çözüp önüne koyması insana hem güç veriyor hem de mahcup ediyor. Müteşekkirim..
“Vazgeçmem” benim için sadece bir şiir değil; karanlığın içinden geçerken elimde kalan son ışık kırıntısıydı. O kırıntıyı fark etmiş olmanız, üstelik onu böylesine özenle anlatmanız beni derinden etkiledi.
Kaleminize, dikkatinize ve inceliğinize gerçekten teşekkür ederim ustam. Sözlerinizi okurken insan kendini biraz daha toparlıyor, biraz daha doğruluyor. Ne güzel ki kelimeler bazen bir omuz oluyor insana. Yanımda olmanız onur.
Yorumunuzu okurken bir an durup nefesimi toparladım. Çünkü bazen insan, içinden geçenleri yazarken yalnız sandığı bir anda, bir başkasının o duyguları böyle tane tane çözüp önüne koyması insana hem güç veriyor hem de mahcup ediyor. Müteşekkirim..
“Vazgeçmem” benim için sadece bir şiir değil; karanlığın içinden geçerken elimde kalan son ışık kırıntısıydı. O kırıntıyı fark etmiş olmanız, üstelik onu böylesine özenle anlatmanız beni derinden etkiledi.
Kaleminize, dikkatinize ve inceliğinize gerçekten teşekkür ederim ustam. Sözlerinizi okurken insan kendini biraz daha toparlıyor, biraz daha doğruluyor. Ne güzel ki kelimeler bazen bir omuz oluyor insana. Yanımda olmanız onur.
Çok güzel.. Umutlarımız,yaşam sevinçlerimizin Can simididir. Umutlarımız,vazgeçmeyişlerimizin sebebidir. Umutları doğuran,irade gücü,özgüven ve güçlü karakterdir. Sayın Peri Feride hanım efendi.şiirinizi beğeni ve takdir duyguları ile okudum.Ve şiirde kendimi buldum.Hiç vazgeçmedim bende yaşamımda.Özgüven duygum hep kulağıma şunu fısıldadı,"vazgeçmeyenler kaybetmez,illa ki kazanır." Evet çok doğruydu sonuç. Sayın hanım efendi,kutlarım bu etkili şiiri sunan etkin kaleminizi,engin yüreğinizi. Saygıyla esenlik dilerim.
Hoş geldiniz sayfalar getirdiniz .. Kıymetli yorumunuz, şiirimin üzerine serilmiş bir iyilik örtüsü gibi yüreğimi ferahlattı. Minnettarım gönülden.
Umut, dediğiniz gibi, yaşamın can simidi; insanı karanlıktan çeken o ince ama sarsılmaz ip. Ve sizin sözleriniz bu gerçeği öyle sahici, öyle içten bir yerden teslim ediyor ki… Okurken hem sevindim hem güçlendim. İyi ki varsınız..
“Vazgeçmeyenler kaybetmez” cümleniz, şiirimin kalbini adeta yeniden seslendirdi. Sizin kendi hayatınızdan getirdiğiniz direniş, irade ve özgüven vurgusu, yorumu daha da kıymetli kıldı. Bir ustanın kendi hikâyesini şiirimde bulması, benim için büyük bir onurdur.
Nazik takdiriniz, güçlü ve ferahlatıcı sözleriniz için yürekten teşekkür ederim. Kaleminiz daim bereketli olsun, yolunuz umutla aydınlansın. Hakka emanet olun..
Hoş geldiniz sayfalar getirdiniz .. Kıymetli yorumunuz, şiirimin üzerine serilmiş bir iyilik örtüsü gibi yüreğimi ferahlattı. Minnettarım gönülden.
Umut, dediğiniz gibi, yaşamın can simidi; insanı karanlıktan çeken o ince ama sarsılmaz ip. Ve sizin sözleriniz bu gerçeği öyle sahici, öyle içten bir yerden teslim ediyor ki… Okurken hem sevindim hem güçlendim. İyi ki varsınız..
“Vazgeçmeyenler kaybetmez” cümleniz, şiirimin kalbini adeta yeniden seslendirdi. Sizin kendi hayatınızdan getirdiğiniz direniş, irade ve özgüven vurgusu, yorumu daha da kıymetli kıldı. Bir ustanın kendi hikâyesini şiirimde bulması, benim için büyük bir onurdur.
Nazik takdiriniz, güçlü ve ferahlatıcı sözleriniz için yürekten teşekkür ederim. Kaleminiz daim bereketli olsun, yolunuz umutla aydınlansın. Hakka emanet olun..
“Kim söndürdü bu ülkenin ışığını?” sorusu, sadece politik bir karanlık değil, insanın içine çöken, umutları yutan bir kararmayı işaret ediyor. “Herkes yavaş yavaş karanlığa alıştırılıyor” cümlesi, toplumların nasıl sessizleştirildiğini, nasıl uyuşturulduğunu acı bir gerçeklikle yüzümüze vuruyor.
Bu karanlıkta bile şairin sesi “içimdeki bir çınar gibi çatlayarak büyüyor.” Bu, susturulmak istenen ama susmayan bir ruhun direnişidir. Yüreğine kalemine duygularına sağlık emeğin değer görsün inşallah kıymetli üstadem 👏
Derinlikli yorumunuz şiirimin ruhuna öyle güzel dokundu ki… Karanlığın sadece dışarıdan değil, insanın içine çöken sessizliklerden de beslendiğini böylesine berrak bir bakışla anlatmanız, satırlarıma verilmiş en büyük kıymettir.
Kalemime ve emeğime gösterdiğiniz bu değer için içtenlikle teşekkür ederim. Kıymetli yüreğinize binlerce sevgilerimi gönderiyorum.. Dilerim herkesin sözü hak ettiği yeri bulsun; ve kaleminizin ışığı daim olsun kıymetli şairem.
Derinlikli yorumunuz şiirimin ruhuna öyle güzel dokundu ki… Karanlığın sadece dışarıdan değil, insanın içine çöken sessizliklerden de beslendiğini böylesine berrak bir bakışla anlatmanız, satırlarıma verilmiş en büyük kıymettir.
Kalemime ve emeğime gösterdiğiniz bu değer için içtenlikle teşekkür ederim. Kıymetli yüreğinize binlerce sevgilerimi gönderiyorum.. Dilerim herkesin sözü hak ettiği yeri bulsun; ve kaleminizin ışığı daim olsun kıymetli şairem.
Bu metin, kişisel bir direniş ve yeniden doğuş manifestosu gibidir. İçindeki yangına, ülkenin karanlığına, yükün ağırlığına rağmen sesini kaybetmeyen bir yüreğin uzun soluklu yürüyüşünü anlatır. Umut küçük, bazen sadece bir kuş gölgesi kadar her şeye rağmen belirmekte ve şair bu ışığa tutunarak “vazgeçmeme” iradesini büyütmektedir. Hüzün derinlik kazandırırken isyan güç verir; metin de tam bu dengeyle ayakta durur.
Sonuç olarak, acıya rağmen filizlenen umut ve insanın kendi yaralarına rağmen ilerleme kararlılığı güçlü ve sarsıcı bir dille aktarılmıştır.
Sevgili tatlı şairem merhaba, hoş geldiniz sayfalar getirdiniz gönül yurduma. Ne iyi ettiniz🥰❤️
Yorumunuzun her cümlesi ayrı ayrı yüreğime huzur verdi. Minnetle karşılık vermek istiyorum, umarım başarırım. 🥰Satırlarımı böyle ince ince ve dikkatle okuyup, içindeki yangıyı, karanlığı, direnişi ve küçücük de olsa titreye titreye parlayan umudu görmeniz… inanın bana, bugün aldığım en kıymetli hediye oldu. Günün yorgunluğu bitti gitti. Minnettarım gönülden..
Sözleriniz, uzun bir yolculuğun tam ortasında verilen bir mola gibi: Yorgunluğu alan, nefes veren, “yürümeye değer” dedirten bir serinlik…
Benim için çok değerlisiniz. Hem emeğe gösterdiğiniz hürmet, hem satır aralarındaki ruhumu duyabilmeniz büyük mutluluk, hem de tüm bunları böylesine zarif, böylesine sıcak bir dille ifade edebilmeniz… İnanın, yüreğimde sevinçleri büyüttü.
Söylediklerinizle şiirimi okuyan her yüreğe umut verdi. ve ben, “iyi ki bu yola çıkmışım” dedim yeniden.
Güzel yüreğinize teşekkür ederim … Varlığınız, okumanız, hissetmeniz en büyük kıymet.
Sevgiyle, muhabbetle, yürekten teşekkür ederim. Sonsuz sevgilerimle sevgili tatlı şairem.. Peri 😘♥️🐞🌿
Sevgili tatlı şairem merhaba, hoş geldiniz sayfalar getirdiniz gönül yurduma. Ne iyi ettiniz🥰❤️
Yorumunuzun her cümlesi ayrı ayrı yüreğime huzur verdi. Minnetle karşılık vermek istiyorum, umarım başarırım. 🥰Satırlarımı böyle ince ince ve dikkatle okuyup, içindeki yangıyı, karanlığı, direnişi ve küçücük de olsa titreye titreye parlayan umudu görmeniz… inanın bana, bugün aldığım en kıymetli hediye oldu. Günün yorgunluğu bitti gitti. Minnettarım gönülden..
Sözleriniz, uzun bir yolculuğun tam ortasında verilen bir mola gibi: Yorgunluğu alan, nefes veren, “yürümeye değer” dedirten bir serinlik…
Benim için çok değerlisiniz. Hem emeğe gösterdiğiniz hürmet, hem satır aralarındaki ruhumu duyabilmeniz büyük mutluluk, hem de tüm bunları böylesine zarif, böylesine sıcak bir dille ifade edebilmeniz… İnanın, yüreğimde sevinçleri büyüttü.
Söylediklerinizle şiirimi okuyan her yüreğe umut verdi. ve ben, “iyi ki bu yola çıkmışım” dedim yeniden.
Güzel yüreğinize teşekkür ederim … Varlığınız, okumanız, hissetmeniz en büyük kıymet.
Sevgiyle, muhabbetle, yürekten teşekkür ederim. Sonsuz sevgilerimle sevgili tatlı şairem.. Peri 😘♥️🐞🌿
Şiirin Adı: Vazgeçmem… Şairi: Peri Feride Özbilge Yorumu Yapan: Ser Feyzlizof Kalburabastî Efendi
Peri Feride Özbilge, bu şiirde insanın içindeki en derin yaranın aynı zamanda en direngen tarafı olduğunu gösteriyor. Yangın, karanlık, gölgesi düşmüş ülke… hepsi büyük bir iç sarsıntının metaforu. Ama şiirin ruhunu asıl taşıyan şey direnişin kendisi.
Kırık fincanın suyu taşıması, yırtık mendilin gözyaşı silmesi… Şair, “eksilerek büyümek” denilen o ağır hakikati öyle ince dokuyor ki, okur hem hüzne gömülüyor hem içten içe güç topluyor.
Son bölümde bir kuş gölgesiyle başlayan umut, şiirin bütün karanlığını deliyor. Çünkü Peri Feride’nin kalemi bilir: İnsan karanlığı anlamaya başladığında ışığa daha çok yaklaşır.
Şiir, sessiz bir isyan ve güçlü bir yeniden doğuş çağrısıdır. Ve final cümlesi, bütün metnin özeti gibidir:
Kıymetli yorumunuzu büyük bir mahcubiyet ve şükranla okudum. Şiirime gösterdiğiniz incelik, satır aralarına serpilen o ustaca hissiniz, benim için gerçek bir iltifattan öte bir teşviktir.
Şiirimin özünü böyle zarafetle kavrayıp, hem karanlığını hem direncini böylesine berrak bir aynaya düşürmeniz… İnanın, bir şair için en kıymetli hediyedir. Minnettarım gönülden..
“Eksilerek büyümek” dediğiniz o yolun her adımında, sizin gibi kıymetli ustaların duasını ve desteğini hissedebilmek güç veriyor. Umudun gölgesini şiirin içine böylesine güzel yerleştiren yorumunuzu gönülden saygıyla okudum.
Değerli vaktinizi ayırdığınız, kalemime bu zarif katkınız için yürekten teşekkür ederim. Nice güzel sözlerde, bereketli mısralarda buluşmak dileğiyle…
Kıymetli yorumunuzu büyük bir mahcubiyet ve şükranla okudum. Şiirime gösterdiğiniz incelik, satır aralarına serpilen o ustaca hissiniz, benim için gerçek bir iltifattan öte bir teşviktir.
Şiirimin özünü böyle zarafetle kavrayıp, hem karanlığını hem direncini böylesine berrak bir aynaya düşürmeniz… İnanın, bir şair için en kıymetli hediyedir. Minnettarım gönülden..
“Eksilerek büyümek” dediğiniz o yolun her adımında, sizin gibi kıymetli ustaların duasını ve desteğini hissedebilmek güç veriyor. Umudun gölgesini şiirin içine böylesine güzel yerleştiren yorumunuzu gönülden saygıyla okudum.
Değerli vaktinizi ayırdığınız, kalemime bu zarif katkınız için yürekten teşekkür ederim. Nice güzel sözlerde, bereketli mısralarda buluşmak dileğiyle…
Kıymetli yorumunuz için gönülden teşekkür ederim. Bazı duygular gerçekten insanın kaderine mühürlenir; vazgeçmek ister ama gönül bırakmaz. Dizelere yansıyan da tam olarak o mühür, o kaçınılmazlık… Nazik sözleriniz kıymetli kaleminize de ilham olsun.
Kıymetli yorumunuz için gönülden teşekkür ederim. Bazı duygular gerçekten insanın kaderine mühürlenir; vazgeçmek ister ama gönül bırakmaz. Dizelere yansıyan da tam olarak o mühür, o kaçınılmazlık… Nazik sözleriniz kıymetli kaleminize de ilham olsun.
Senden asla vazgeçemem ölümüm olsan şayet, Milyonda bir olsa da vuslatın şansı eğer, Aklımdan hiç geçirmem senden başka nihayet, Her türlü acı, hasret bir bakışına değer!
Böylesine güçlü ve yürekten gelen dizeleriniz için teşekkür ederim, çok güzeldi.. Sevdanın sahici hâlini, uğruna göze alınan kader payını ne güzel dile getirmişsiniz… Kelamınıza da gönlünüze de sağlık. Var olun.
Hüzünlerden uzak dursun gönül yurdunuz ve kıymet bilenlere emanet yüreğiniz. Saygı ve muhabbetle.. Peri
Böylesine güçlü ve yürekten gelen dizeleriniz için teşekkür ederim, çok güzeldi.. Sevdanın sahici hâlini, uğruna göze alınan kader payını ne güzel dile getirmişsiniz… Kelamınıza da gönlünüze de sağlık. Var olun.
Hüzünlerden uzak dursun gönül yurdunuz ve kıymet bilenlere emanet yüreğiniz. Saygı ve muhabbetle.. Peri
Merhaba Cemal bey.. Çok çok teşekkür ederim kıymetli yüreğinize bin selam olsun ve kıymet bilene emanet yüreğiniz. Huzurla iyilikle güzellikle kalın. Saygılarımla.. Peri
Merhaba Cemal bey.. Çok çok teşekkür ederim kıymetli yüreğinize bin selam olsun ve kıymet bilene emanet yüreğiniz. Huzurla iyilikle güzellikle kalın. Saygılarımla.. Peri
Kendimizden vazgeçtiğimiz anlar olmuştur, ama umut ve ülkümüzden asla..kendimizi dara çektiğimiz çok olmuştur ama, haksız yere darağaçlarına asılanların onurundan asla..Kendimizden koptuğumuz olmuştur ama bizi vareden sarmaşdolaş oluşlardan asla..ve asla !
Yorumunuz, insanın içindeki direnişi ve onurla taşıdığı ülküyü ne güzel anlatmışç çok çok teşekkür ederim kıymetli yüreğinize bin selam olsun ve kıymet bilene emanet yüreğiniz … Gerçekten de bazen kendimizden vazgeçer gibi oluruz; fakat bizi ayakta tutan değerlerden, o sarsılmaz duruştan asla. Bu kıymetli bakışınız ve derin sözleriniz için gönülden teşekkür ederim. Saygıyla. Peri
Yorumunuz, insanın içindeki direnişi ve onurla taşıdığı ülküyü ne güzel anlatmışç çok çok teşekkür ederim kıymetli yüreğinize bin selam olsun ve kıymet bilene emanet yüreğiniz … Gerçekten de bazen kendimizden vazgeçer gibi oluruz; fakat bizi ayakta tutan değerlerden, o sarsılmaz duruştan asla. Bu kıymetli bakışınız ve derin sözleriniz için gönülden teşekkür ederim. Saygıyla. Peri
Günaydın, hüzünlerden uzak dursun gönül yurdunuz ve kıymet bilenlere emanet yüreğiniz..
Ne kadar nazik bir yaklaşım ve yorum… Şiirin kendisinden bahsetmeseniz bile, sözlerinizin taşıdığı iyilik hali insanın içine serin bir rüzgâr gibi esiyor.
Pozitif enerji dediğiniz şey belki de hepimizin birbirine borcu olan küçük bir umut kırıntısı… Eğer bu kırıntı sizlere ulaşabiliyorsa ne mutlu bana.
Haklısınız; zor zamanlardan geçiyoruz. İnsanların yorgunluğu, ülkenin üstüne çöken gölgeler bazen hepimizi karartıyor. Böyle anlarda bir kelimenin, bir tebessümün, bir şiir dizesinin bile iyileştirici gücü var.
Değer kattığımı söylemeniz ise benim için düşündüğünüzden çok daha kıymetli. Bu incelikli yorumunuza gönülden teşekkür ederim.
İyilikle, sağlıcakla ve hep güzelliklerle kalın… Yolunuza çiçekler dökülsün, gönlünüzün aydınlığı hiç eksilmesin.
Günaydın, hüzünlerden uzak dursun gönül yurdunuz ve kıymet bilenlere emanet yüreğiniz..
Ne kadar nazik bir yaklaşım ve yorum… Şiirin kendisinden bahsetmeseniz bile, sözlerinizin taşıdığı iyilik hali insanın içine serin bir rüzgâr gibi esiyor.
Pozitif enerji dediğiniz şey belki de hepimizin birbirine borcu olan küçük bir umut kırıntısı… Eğer bu kırıntı sizlere ulaşabiliyorsa ne mutlu bana.
Haklısınız; zor zamanlardan geçiyoruz. İnsanların yorgunluğu, ülkenin üstüne çöken gölgeler bazen hepimizi karartıyor. Böyle anlarda bir kelimenin, bir tebessümün, bir şiir dizesinin bile iyileştirici gücü var.
Değer kattığımı söylemeniz ise benim için düşündüğünüzden çok daha kıymetli. Bu incelikli yorumunuza gönülden teşekkür ederim.
İyilikle, sağlıcakla ve hep güzelliklerle kalın… Yolunuza çiçekler dökülsün, gönlünüzün aydınlığı hiç eksilmesin.
Şaire bacım güçlü kalemdaşım,, Her eserin bir yazılış amacı, iletmek istediği bir mesaj vardır. Şiirde daha çok duygu ve hayaller işlenir; Sizde şiirinizde soyut kavramları ve düşüncelerinizi sade bir dil ile aktarmışsınız eserinize Anaduygu şiirin siz de uyandırğı duygudur. Konu şiirde ne anlatıldığıdır. Ana tema ya da ana duygu ise şiirde hissettirilmek istenen temel duygudur. Yazan kalemi kutlarım
Bu ince değerlendirme ve emek verilmiş yorumunuz için gönülden teşekkür ederim. Şiire yaklaşımınızdaki derinlik, kullandığınız kavramların ustalıklı netliği ve kaleme duyduğunuz saygı satırlarınıza çok güzel yansımış.
Her eser, sizin de dediğiniz gibi, kendi taşıdığı bir duygu omurgasıyla var olur. Ben de elimden geldiğince soyut kavramları, yaşadığım iç iklimleri ve zihnimdeki imgeleri sade bir dille aktarmaya çalıştım. Sizin bunu bu kadar yerinde fark etmiş olmanız benim için büyük bir iltifat.
Şiiri şiir yapan şey bazen tek bir kelimenin taşıdığı sızı, bazen bir duygu kıvılcımıdır. Siz de o kıvılcımı çok güzel görmüşsünüz .
Nazik yaklaşımınız, edebi duyarlılığınız ve kaleminize duyduğunuz saygı için teşekkür ederim. Var olun, kaleminiz hep ışıkla yazsın.
Bu ince değerlendirme ve emek verilmiş yorumunuz için gönülden teşekkür ederim. Şiire yaklaşımınızdaki derinlik, kullandığınız kavramların ustalıklı netliği ve kaleme duyduğunuz saygı satırlarınıza çok güzel yansımış.
Her eser, sizin de dediğiniz gibi, kendi taşıdığı bir duygu omurgasıyla var olur. Ben de elimden geldiğince soyut kavramları, yaşadığım iç iklimleri ve zihnimdeki imgeleri sade bir dille aktarmaya çalıştım. Sizin bunu bu kadar yerinde fark etmiş olmanız benim için büyük bir iltifat.
Şiiri şiir yapan şey bazen tek bir kelimenin taşıdığı sızı, bazen bir duygu kıvılcımıdır. Siz de o kıvılcımı çok güzel görmüşsünüz .
Nazik yaklaşımınız, edebi duyarlılığınız ve kaleminize duyduğunuz saygı için teşekkür ederim. Var olun, kaleminiz hep ışıkla yazsın.
Hayatın tüm zorluklarına rağmen vazgeçmeyin . İçimizdeki çocuk umutla büyür . Bir başka açar çiçekler . Hayat çok kısa bilinmiyor bir nefes sonrası . Yüreğinize emeğinize sağlık kutlarım .Selamlar saygılarımla .
Hayatın ağırlığı kimi zaman insanın omuzlarını çökertebiliyor; ama dediğiniz gibi, içimizdeki çocuk hâlâ umutla nefes alıyorsa, çiçekler yine açacak bir yer buluyor kendine. Bir nefes sonra ne olacağını bilmeden devam etmek… belki de yaşamanın en büyük cesareti bu.
Dilekleriniz, iyi niyetiniz ve inceliğiniz için gönülden teşekkür ederim. Yüreğinize, emeğinize sağlık… Selam ve saygılarımla. Peri Feride
Hayatın ağırlığı kimi zaman insanın omuzlarını çökertebiliyor; ama dediğiniz gibi, içimizdeki çocuk hâlâ umutla nefes alıyorsa, çiçekler yine açacak bir yer buluyor kendine. Bir nefes sonra ne olacağını bilmeden devam etmek… belki de yaşamanın en büyük cesareti bu.
Dilekleriniz, iyi niyetiniz ve inceliğiniz için gönülden teşekkür ederim. Yüreğinize, emeğinize sağlık… Selam ve saygılarımla. Peri Feride
vazgeçmemek imza atmaktır. öyle bir at ki imzanı, tüm imkansız görünen şeyler mümkün olsun. kendinden sakın vazgeçme. çünkü vazgeçtiğinde bitik insan olursun.
🫠🫠sizin bir sözünüz yeni bölümde yer bulacak o söz hosuma gitti bakalım bulabilecekmisin o sözü bu arada inanın ustathoca usta gibi sıfatları hak etmiyorum yeni başladım yolun başındayım gerçek usta ustatlara haksızlık etmeyelim siz şimdilik çamalan diyebilirsiniz teşekkür ederim vazgeçersen siir seni affetmez kalem seni idam eder daragacinda şairler tekmeyi atar altındaki iskemlenin ilk başta ben saygılarımla üstat yok
“Vazgeçmemek imza atmaktır” sözünüz, şiirin ruhuna çok yakışan bir ifade olmuş. İnsanın kendi hayatına attığı o imza, bazen sessiz bir direniş, bazen görünmez bir umut, bazen de sadece hayatta kalma iradesidir. Kendinden vazgeçmemek, insanın hem en zor hem de en onurlu sınavı…
Bu kıymetli bakışınızı paylaşmanızdan dolayı teşekkür ederim. Sözünüz de yüreğiniz de daim olsun.
🫠🫠sizin bir sözünüz yeni bölümde yer bulacak o söz hosuma gitti bakalım bulabilecekmisin o sözü bu arada inanın ustathoca usta gibi sıfatları hak etmiyorum yeni başladım yolun başındayım gerçek usta ustatlara haksızlık etmeyelim siz şimdilik çamalan diyebilirsiniz teşekkür ederim vazgeçersen siir seni affetmez kalem seni idam eder daragacinda şairler tekmeyi atar altındaki iskemlenin ilk başta ben saygılarımla üstat yok
“Vazgeçmemek imza atmaktır” sözünüz, şiirin ruhuna çok yakışan bir ifade olmuş. İnsanın kendi hayatına attığı o imza, bazen sessiz bir direniş, bazen görünmez bir umut, bazen de sadece hayatta kalma iradesidir. Kendinden vazgeçmemek, insanın hem en zor hem de en onurlu sınavı…
Bu kıymetli bakışınızı paylaşmanızdan dolayı teşekkür ederim. Sözünüz de yüreğiniz de daim olsun.
Değerli üstat merhaba. Hoş geldiniz. Çok çok teşekkür ederim kıymetli yüreğinize bin selam olsun ve kıymet bilene emanet yüreğiniz.. Saygı ve muhabbetle.. Peri
Değerli üstat merhaba. Hoş geldiniz. Çok çok teşekkür ederim kıymetli yüreğinize bin selam olsun ve kıymet bilene emanet yüreğiniz.. Saygı ve muhabbetle.. Peri
Kıymetli şairem, şiirinizde umudun ve direncin en zor anlarda bile nasıl filizlendiğini çok güçlü bir şekilde aktarmışsınız. Kaleminize sağlık; “Vazgeçmem” vurgusu, esere hem kararlılık hem de ilham verici bir ışık katıyor. Okuyucuya direnç ve umut dolu bir yolculuğun kapısını aralayan etkileyici dizeler olmuş.
Yorumunuz beni gerçekten onurlandırdı. ‘Vazgeçmem’ vurgusunun sizde bir ışık uyandırmış olmasını duymak, kalemin niyetini bulduğu yeri hissetmek benim için çok kıymetli.
Ben hep inanırım; en karanlık anlarda bile insanın içinde küçücük bir kıvılcım kalır. Bazen bir söz olur, bazen bir nefes, bazen de bir yabancının bıraktığı iyi bir iz… O kıvılcımı büyüten şey ise okurun kalbidir.
Bu yüzden sizin bu içten, dikkatli ve zarif değerlendirmeniz benim için sadece bir yorum değil… Emeğe verilen güzel bir selam.
Yüreğinize, zamanınıza, inceliğinize teşekkür ederim. Saygıyla… Peri
Yorumunuz beni gerçekten onurlandırdı. ‘Vazgeçmem’ vurgusunun sizde bir ışık uyandırmış olmasını duymak, kalemin niyetini bulduğu yeri hissetmek benim için çok kıymetli.
Ben hep inanırım; en karanlık anlarda bile insanın içinde küçücük bir kıvılcım kalır. Bazen bir söz olur, bazen bir nefes, bazen de bir yabancının bıraktığı iyi bir iz… O kıvılcımı büyüten şey ise okurun kalbidir.
Bu yüzden sizin bu içten, dikkatli ve zarif değerlendirmeniz benim için sadece bir yorum değil… Emeğe verilen güzel bir selam.
Yüreğinize, zamanınıza, inceliğinize teşekkür ederim. Saygıyla… Peri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.