CENNET DİLİI Seçilmiş bir halk olur da, Tanrı tarafından Atanmaz mı Cennet’e o halkın dili Onun için ; Yahudiler İbranca dedi Salt Kenan‘da değil, tüm öbür dünyaya da! Sonra Roma egemen oldu : tüm Akdeniz’e Kuşku yok büyük bir uygarlık, karada ve denizde Konforla dünyayı almışlardı avuç içlerine Latince dediler, yeryüzünde yarattıkları cennet diline! Güneşin doğduğu ufuk çizgisinde, sıcak diyarlarda Hilal ile yıldızın sırası geldi, altın pırıltılı saraylar Muhteşem bir uygarlık, çöllerden yükseldi Onlarda sırayı bozmadılar, parayla değildi ya! Arapça dediler, öteki ülkenin egemen lisanına! II İnsan kendi kendine hem dost hem düşmandır Bahçesinin duvarında yükselttiği kendi yüreğindekidir! Sofrada sunduğu gönül, Öğretmenin konuşarak tükettiği Kendi iç zenginliğidir! Eğer bir dünya varsa çevresinde kişinin! O da kendi algıladığı dünyadır! Fakat dostum öyle mi? Tek algılanan kendin mi? Şu koskoca evrende bir küçük Et kümesinden başka Ne kalıyor ki insandan geriye? Bir de yaratımı başarılan ürünler! III Eğer salt dünya varsa sorun yok Öbür tarafta bir yer daha var Ve dilinin adı yoksa Vay haline vayyy!!! Cennet’te yoksa, yoksa uzak diyarların Seçkin Ari ırkının dili mi yaşar! Yitik bir Semit dilin yeni kurgulanmış Buharlı ve afyonlu söyleniş biçimi mi? Yoksa, yoksa Cennet’te Börtü böcekle beslenen bir Aborjin’in Gece gördüğü yoksul rüyası mı? IV Yoksa, yoksa Cennet’te Çin’in, Hint’in, Afrika’nın hangi dili? Mandingo mu, Mandarin mi Türk’ün mü, Tuareg’in mi dili? Yoksa, yoksa Cennet’te Her dilin iç aynasından yansıyan!!! Yoksa, yoksa Cennet’te Her dile özgü saz edilip kurulan Bir kutsal sofra, bir ayin odası!!! Her neyse! Bireye özel bir dünya varsa Dile özel bir Cennet’te kurulur!!! Evet evet evet! Yaşamak sihirli bir söz ise Örgülü simsiyah saçlı Üç yaşındaki bir kız çocuğunun Pütürlü diline de yakışır! Evet evet evet! En küçüğünden, en büyüğüne Dil ve uygarlık sırasına girse de insanlık Sonuçta kendi yaratısıdır bu dünya Ve de kendi yaratacaktır Cennet’i! Ora’nın dili de herhalde Başkalarının dili olmayacaktır! V Soruyorlar sana ey vefalı çocuk: Cennet’in dili ne olacaktır diye! Onlara tek bir yanıt ver, ıscacık: Ana dili, ana dili!!! Kadıköy / 2006 FOTOĞRAF: SEMİH SEYYİD |
Dile özel bir Cennet’te kurulur!!!
şiirde felsefeyi işliyor yazar güçlü hayalgücüyle cennetin dilini sorguluyor, bu merak daha çok iş yaptıracak gibi değerli kaleme, kolay gelsin...