0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
40
Okunma
Yazmaya çalıştığım ilk manzume dir
Bir akşamüstü sessizlik çöker,
Parkta bir adam, bekler de bekler.
Elinde çiçek, solmuş bir heves,
Gözlerinde yorgun birer kafes.
Yanına gelir yaşlı bir derviş,
Sorar usulca: "Nedir bu sessiz iş?"
Adam der: "Beklerim, neden bilmeden,
Her nefes hüzün, soluk vermeden."
"Bir yara var ki kapanmaz asla,
Kanı durmaz, taşar hep tasla.
Kendi açtığım mı, yoksa bir yadigâr,
Bilmiyorum, içimde derin bir yanar."
Derviş gülümser, der: "Evlat sakin ol,
Yara da insan, zamanla bulunur yol.
Ama eğer beklerken tükeniyorsan,
Kalk, yürümeye başla, ne duruyorsan."
Adam kalkar, rüzgâr vurur yüze,
Çiçek düşer, savrulur bir köşe.
Bekleyenle beklenen uzaklaşır,
Ve gece yine sessizliğe ulaşır.