PENCERENDE NÖBETTEYİM
Güz yağmuru damlasında yıkanmış ki güneş yine
Çiy tanelerinden yansıyan ışık vurdu gözlerime Gecikmiş bir merhabayla çıktın karşıma bir gün Tüm gülleri sana vermek istedim işte o gün Tuttun yüreğimden sımsıcak nefesinle; heyhat Çıkardın beni kör kuyulardan Yusuf’a inat Kerem gibi bütün benliğimle teslim olmuşken sana Korku duvarları örülmüş aklınla yüreğin arasına Yine aklınla düşün lakin yüreğinle yaşa sen Önemsenecek hiçbir şey yok bu dünyada bir bilsen Her temiz şey sonunda kirleniyor yağmura rağmen Her vedaya bir isyandır ayrılığa boyun eğmen Çaresizliğin sesi ağlamak, gidenin bittiyse gönlünde aşkı Saklanma, kabarmış endişelerin arkasına bitsin bu baskı Ne zaman sana seslensem terliyorum heyecandan Hala karanlık hücre oluyor ürkekliğin bir yandan İkilemler içinde çırpınıp duruyor yüreğim biçare Ve ben sıkıntıdayım kendi sesimi dinlemekten; ne çare Yazdığım şiirler anlamsızlaşıyor, canım sıkılıyor Herkesin sığdığı evler dev gibi karşıma dikiliyor Kendimi aşk dilencisi sanıyorum kapındaki sancıyım Ve lütfedip verdiğin her damla sevgiye duacıyım Yüreğimde bitimsiz sevdanla pencerende nöbetteyim Ne kadar sürecek bu bekleyiş bilinmez, önümüz kış Fırtınalar başlayacak yağmur sonrası kar yağacak Sinemde kor yanarken üşüyeceğim saçağında sürekli O zaman açsan da pencereni bir anlamı yok Aşktan değil merhametten bu davet yufka yürekli 04.11.2008/Samsun İbrahim COŞAR |
Ne kadar sürecek bu bekleyiş bilinmez, önümüz kış
Fırtınalar başlayacak yağmur sonrası kar yağacak
Sinemde kor yanarken üşüyeceğim saçağında sürekli
O zaman açsan da pencereni bir anlamı yok
Aşktan değil merhametten bu davet yufka yürekli
Dolu dolu bir şiir,kutlarım yüreğinizi hocam
Saygılarım size