ESKİ NAMELER
Dudaklar dokunmayı bekler
Eski namelerin incilerine Baki’den Şeyh Galip’e Elekten süzülen nameler... Bana onlar öğretti anlam denizinde yüzmeyi.. onlarda buldum gizi Ve onlarla andım Yaşadım serzenişi Bazen sevinci buldum adalarda Namık kemal hürriyetle dalgalandırdı Edebiyat Yahya Kemal’i hep andı ... Sessizim karşısında onların Mahçubum kendimi göremem Işığında onların Avunurum Haşim’in kızıllığında Melale bürünürüm Fikret’le Ucundayım namlusunun Necip Fazıl’ın Teslim aldım ondan huzurdayım Derken biz şairler Sustuk ... bekleştik... Ayaz olduk vurduk kara kapılara Kendimizle anlattık insanı Duman olduk dağlarda Sise bürünüp şehre daldık ... Yıldızları anlattık onlara Tenlerini şi’rle boyadık Aruzdan heceye ve ordan şi’ri sebest kıldık ... Hal böyleyken bu toplum niye Birilerinin arzusuyla birbirine girmekte Coşacakken Anadolu Rumeli Nedir bu insan seli ... |