Yaşam ve
sevdadan yana kadersizim
Ne akşamları, ne de
gündüzleri
Başımdan hiç gitmedi kara
bulutlar
Bir
sevda ateşi harlamadı yüreğimde
Çok sevmiştim seni güzelim
Mas
mavi hülyalarıma sarmıştım
aşkı
Ayazlarda koydun, kışları getirdin
Yaprak dökümü misali döküldükçe döküldüm
Güneşi doğmayan
gecelerde esir kaldım...
Böyle de hayat çekilmez ki kalbimin şifası
Gök
mavisi
gülüşlerini özlerken
Vuslat diye diye sayıklarken düşlerimde
Nice mektuplar yazarken
özlemine
Bir kerecik olsun yanıtını beklerdim senin
Boş hayaller peşinde mi koştum
Yoksa; vefa ve sadakate olan yeminim mi?..
Gideyim mi buralardan göçmen kuşlar gibi
Peki öyleyse; terk-i diyar edeceğim
Çok uzaklara, Kazakistan’a hazırlık başlasın
Almatı, atalar yurduna iltica edeceğim
İzlerimi sileceğim, anılarımı sonlandıracağım
Unutacağım, bitireceğim yaşanmışlıkları
De ki; ne yaşanmışlığım vardı
gözyaşımdan b
aşka?
Vakit geldi
Tren kalkıyor
Elveda
gözyaşımın sahibi
Sevdamın sönen ateşi...
Zafer Direniş
...