Hoşcakal Gülüm
" Giderken tek kelimelik elvedana bile hazırdım.
Lakin bir " hoşcakal " demeden çekip gittin. " Ne düşler büyütmüştüm varlığında. Oysa sen gitmeyi tercih ettin. Ne acı besteler yaptım ruhumun gelgitlerinde. En gururlu savaştı benimkisi. Sensizlikte yaşarken Yalnızlığında savaşmak.. Tek bir silahım vardı. O da karanlıklarımı aydınlatan gözlerin. İnan gittiğinde " kendime " adıma üzülmedim. Hayatımın hiçbir döneminde, Sevgide tamamlanmış bir resmim yoktu çünkü. Oysa ben sana üzülür, Sana tasalanırım amansız gecelerde. Fırtınalarda hangi limanlara sığınırsın ? Ayazlarda hangi ateşlerde ısınırsın ? Bilemiyorum. Ben, gidişine değil; Yalnızlığımdaki ıslak gözlerine üzülürüm. Kim bilir sen Bu saatlerde kuş tüyü yatağında Makyajsız düşlere gülümserken, Ben ayrılığın en derin okyanuslarına gömülürüm. Çırpındıkça daha çok boğulurum yalnızlığında. Şimdilerde, Sensiz bu yüreğe , Yoksulların acı yüzüne çizilmiş hüzünler doluyor. Bir cehennem ateşinde yanıyor anılarım. Bir de biri bitmeden diğeri yakılan sigaralarım. Umutsuz değildim asla. Ama o " veda etmeden " gidişinden sonra. Her rüzgar içimi soğuttu. Her nefes beni yalnızlıkla avuttu. Gelmeyeceğini bile bile Yüreğimi sarkıttım umut kuyularına. Bir avuç su ile hasretini söndürecekken Meğer kova kova " hasret yangınlarını" çekmişim. Mutluysan eğer bensiz, Can çekişen kelebekler bile kanatlanmaya hazır. Sönmüş yıldızlarım ise parlamaya. Ne diyebilirim ki; Ben seni ölümüne sevmiştim. Oysa sen; Gidişinde bir kelimeyi çok gördün bana. Şimdi teninde haram eller dolaşırken Yüreğim ketum yalnızlığınla savaşırken Söylemediklerine gebe kalmış kelimeyi Dudaklarımda kanatarak söylüyorum; " Hoşcakal gülüm." 17.03.2006 |
kendime ve adıma olmamış.Burada zaten "adıma" derken bir iyelik katmışsınız... "kendime" sanırım yanlışlıkla yazılmış.
Üzerinde biraz daha çalışsaydınız gözlerimizin her köşesini doldurabilecek bir şiir çıkacaktı,buna eminim.
Başarılar.