GÖZ TEMASI
Bakışım tınısıyla başlar her şey,
Bir göz, bir göze düşer ansızın. Ardından titrer boşluk. Boşluk ki, Yokluğun kalbinde bir yankı. Göz bebekleri bin kandil, Karanlığı delip geçerken, Tüm sırlar, Muamma bir dehlize açılır. Ve sessizliğin dili, Çözülür bakışım buğusunda. Bir imzadır bakış; Kimsesiz bir hurma dalı, Kumlara gömülü ayet... Ve kalp, bir kuyuyu yaşatırken, Günahsız bir mendil gibi, Ak bir dalgalanma senfonisindedir. Tam da burada, Gök ve yer ötesi, İki mana çarpışır. İki göz, Binlerce söz devinimi... Her bakış bir dua olur; Tespih taneleri gibi, Dizer zamanı kirpiğe. Parçalanınca gecenin sus pusu, Saklı, sessiz, ince, Yok etmek için tüm can kırıklıklarını, Ümide asar yorgun dua ceketini. Gözler, bilinmezliklerin anahtarıdır Derin bir vadide. Kaf Dağı’ndan bir kuş gibi, Kanatlarında taşır zamanı. Kıldan ince bir ağdır, Bağlayan bakışları; Çağırır sonsuzluğu, Sonu olmayan yere. Göz ki aynadır, Kendinden olmayana. Ötesini gösterir, Görmek isterse bir göz. Çöl kıyısında durup, Züleyha gibi bakan, Suskunluğunu görür, Yanar kuyu kalbine. Bir göz, bir göze düşer de öyle kendini bulur. Geldikçe göz göze, Büyür tüm şahitlikler. Kâinat, bir çift bakışta Yeniden varlık olur. Yokluktan var olmanın Adıdır tüm bakmalar. Göz muamma, Göz sırdır, Züleyha’ya asırdır. Göz hem gömleğin ardı, Hem gömlekte deva, Göz, görmekten ötedir, Yakup’a anasırdır. Hakkıyla iman ettim; Perde aralandığında, Her bakış, Nuruna işaret eder, Ebedî nur olanın. ________________________________________ (( ŞAİR ) ( SİMİN )) |