UTANMIYORSUN
Sevda denen bu illeti başıma
Sarıp da giderken utanmıyorsun Hasretlik zehrini tatlı aşıma Katıp da giderken utanmıyorsun Leblerine, kirpiğine, kaşına Rastlanır mı bu gülüşün eşine İç çekerek gözlerimin içine Bakıp da giderken utanmıyorsun Günümü gün edip günü beklerken Aşk için insana her yaş çok erken Elin titremedi benzin dökerken Yakıp da giderken utanmıyorsun Durgundum, dingindim, gelir giderdim İki lak lak boş muhabbet ederdim Deli nehirleri dağda bilirdim Yıkıp da giderken utanmıyorsun Nerden girdin atamadım gönlümden Gecelerim firar etti ömrümden Terkedilmek bin beterdir ölümden Çikıp da giderken utanmıyorsun Çilekeş’im kapanır mı bu yara Ben bu hale nasıl geldim, ne ara Son nefesi vermemişken mezara Koyup da giderken utanmıyorsun |