ÇARŞI PAZAR MUHABBETİ

Temaşa eyledim, çarşı pazarı
Bakıp gördüklerim, şaş etti beni
Caddeler sokaklar, edep hızarı
Dondurdu ruhumu, taş etti beni

Hayal-i sukutta, gezdim yoruldum
Bir kuytu köşeye, geçtim kuruldum
Kahrettim zamana, kızdım darıldım
Gözümden süzülen, yaş etti beni

Nereden nereye, gelmiş bu çarşı
Nicesini görmüş, bilmiş bu çarşı
Ahlakı tüketmiş, ölmüş bu çarşı
Sokak ortasında, tuş etti beni

Müşteride yalan, esnafta yalan
Çarşıda tükendi, bereket falan
Kalmadı güler yüz, şen şakrak olan
Yazın ortasında, kış etti beni

Anadan üryandır, kız ile kızan
Edeptir hayadır, yerlere sızan
Toplum ahlakını, kim ise bozan
Lanet yağdırmaya, baş etti beni

Esnafta siftah yok, hacizler arttı
Kadına çocuğa, tacizler arttı
Daha okunmamış, çok cüzler arttı
Cahil cühelaya, eş etti beni

Mini etek giyen, türbanın takan
Sokakta yürürken, sigara yakan
Olana bitene, kör gözle bakan
Erkeği kadını, keş etti beni

Caddenin sokağın, bu minval hali
Neylesin Kaymakam, neylesin Vali
Ses yok seda yok, ürkmüş ahali
Bu ellerden acil, koş etti beni

Şair hacaloğlu