BABACIĞIM
Babaciğim!
Ben küçükken! Her zaman ki gibi, ben işe gidiyorum dedin! O sabah evden çıkıp gittin! Gidiş o gidişti... Akşam oldu gelmedin! Merak ettim, anneme sordum! Hemen, arkasını döndü! Çqktırmadan buğulanan gözlerini sildi! Sonra titreyen sesiyle... "Mesaiye kaldı’ dedi... "Neden gözlerini sildin?" dedim... Duraksadı, Sonra yutkundu! Yok birşey! "Sadece nezle olmuşum!" dedi,.. Gözlerini benden kaçırdı! "Neden üzgünsün?" Dedim! "Nezleyim dedim ya yavrum!" Arkasını döndü... Üşutmüşüm! Hastayım!" diye çıkıştı! "Ben o, gün ilk defa, sen olmadan! Senin anlattığın masalları dinlemeden uyudum!" Sabah olduğunda annemin ağlama sesine uyandım! Panikle yatağımdan fırladım! Kapıyı açtığımda, evde bir çok insanın olduğunu gördüm! Korktum! Ağlayarak anneme koşup sarıldım! Annem başını göksüne yapıştırdı! Hıçkırıklarla: "Yavrum diye feryat etti!" İnsanlar koştu! Beni annemin kucağından aldılar... Gel yavrum biraz dışarıya Çıkalım dediler... Beni hızlıca dışarıya çıkardılar! Ben annemi isterim!" "Anne!" diye ağladım! "Gel annen şimdi hasta!" Dediler... "Anem niye ağlıyor!" "Ben Babamı istiyorum!" "Babam nerede? Diye ağlamaya başladım!" Beni susturmak için, "Kimi para verdi!" Kimi şeker verdi!" Amcam geldi yanağıma dokundu! "Bak yeğenim baban uzaklara gitti!" "Nereye gitti?" Halam ağlamaklı, "Cennete gitti!" "Saf saf çalışmaya, işemi gitti" Amcam yutkundu! Evet Cennette çalışmaya gitti!... Dedi ve sesi titredi... Peki, annem neden ağlıyor!" Dedim... Amcam: O, üzgün ve hasta!" Dedi.. Halam: Babanız özlediği için!" Dedi... "Ben de özledim diye ağladım! Baba Sen Cennete gittin ve ben seni hep geleceksin diye bekledim… Ben büyüdüm, Baba! Benle birlikte herşey değişti... Önce, Evimiz değişti… Sonra mahallemiz… Saatler, günler… Aylar, yıllar geçti... İnsanlar, değişti.. Annem hiç iyileşmedi, daha çok hastalandı... Halam yâşlandı... Amcam kendini alkole verdi... Ben hep birgün geleceksin diye, bekledim… Sorduğumda... Bahar geldiğin de.. Ağaçlar, çiçek açtığında... Ağaçlar çiçek açınca... Çiğdemler çıkınca gelir dediler... Önce Şubatın sonun da çiğdemler çıktı... Gelmedin! Sonra Martın sonuydu güller açtı... Gelmedin! Nisanın sonun da Papatyalar açtı... Gelmedin! Mayıs ta Erguvanlar açtı... Yine gelmedin ya… Hep yollara bakıp, gözlerime yansıyan o özlemi.... Kuru bir yalnızlığa teslim ettim kendimi... Ve aylar, yıllar geçti... Baba hep bekledim geleceksin diye… Bir gün bir tanıdık! Adımı sordu... Adımı söylediğimde... Bildim dedi... Sen bizim rahmetlinin çocuğusun dedi... Başımı okşayarak: "Başın sağolsun evladım!" Çenemde tuttu, başımı kaldırdı..... gözümün içine bakarak: "Rahmetli çok iyi insandı!" "Allah mekanını cennet eylesin!" Dedi... Başımdan kaynar sular döküldü... Demek Babam Cennete çalışmaya değil... Ebedi istirahate gitmiş... Bu üzüntüm korktuğumdan değil... Yıllarca geleceksin diye avutuldum! Babaaa! Artık seni beklemiyorum… Kendimle barıştım… Her namaz seccadeye vardığımda, Yıllarca gelmediğini... Çocukken en çok ihtiyaç duyduğum da kaybolduğunu fısıldıyorum… Alnımın her secdeye değişinde… Her ilkbaharda Çiğdemlerin açtığında gelmediğini fısıldıyorum… Çok bekledim… Ben Baba! Gelmeni... Masal anlatmanı... Saçımı okşayıp, kucaklayıp sımsıkı sarılmanı... Dinçer Dayı |