Belki
Belki bir ucundan sen de tutarsın diye
Bekledim durdum saatlerdir Oysa sırtımdaki yükleri ne hafiflettin Ne de sordun Bunlar ne diye. Halbuki kanayan yaralarımı sarmanı beklerdim Kuruyan dallarımı yeşertmeni beklerdim Sende o düşünce yokmuş be azizim Hayal kırıklığına uğrattın beni şimdi Söyle Ne dememi istiyorsun ? Nasıl kızmamı istiyorsun ? Ne bir şey derim bundan sonra sana Ne de kızarım. Belki yolculuğumda yoldaş olursun diye O adreste bekledim durdum saatlerdir Sevincim vardı anlatılacak Ekmeğim vardı paylaşılacak Bunlardan mahrum oldun be azizim Olan sana oldu Bana değil. Ben şimdi giderim Umutların çağırdığı yerlere Sen de kalırsın böyle Kapının dışarısında. Belki şu iki ağacı toprağa beraber dikeriz diye Ellerimde küreklerle bekledim durdum saatlerdir Doğru dürüst kul olamadık be azizim Bari bu sevaptan mahrum olmayalım dedim Dedim de kötü mü ettim ? Ne güzel meyvelerinden gelen, geçen yiyecekti Kuşlar, kelebekler dinlenecekti dallarında Gölgelerinde çoban, sürüsünü otlatacaktı Şimdi değildi ama Beş sene, on sene sonraydı... Belki denize balık tutmaya beraber gideriz diye Sana da yeni olta almıştım Hani benim vardı da senin yoktu diye Üsküdar Sahili’nde bekledim durdum saatlerdir Boşuna beklemişim Hiç güven vermiyorsun artık bana Hep bir bahane Hep bir bahane Belki o eski günleri hatırlarsın diye Beraber çekindiğimiz resimleri getirdim sana Öylece bekledim durdum saatlerdir Hani yirmi, yirmi beş yaşlarında olduğumuz zamanlar Hani yeni askerden döndüğümüz zamanlar Hani mahalle kavgasında bana yardım ettiğin zamanlar Yahu hiç mi yad etmeyeceğiz o eski günleri ? Nihayet Geldin mi sonunda ? Gel sana bir sarılayım be azizim Ne ? Bana yoksa küstün mü dedin ? Hiç sana küser miyim be azizim ? Gel Çayı da yeni demlemiştim zaten Geç kalmadın Her şey için geç değil. Belki bu defa ben seni dinlerim Eee anlat bakalım. 19.07.2023 |