Yazdıklarımı beğenmeyişine‘Görmemiş sayıyorum’ demişsin ya Acaba hayatına dair o küçük detayı yazmasa mıydım? Çünkü yaslandığım oydu Sığınağım o Nereden bilebilirdim ki çat diye kapatacağını kapılarını En ufak bir güneş ışığına dahi müsade etmeyeceğini perdelerinin Beni ademe mahkum etmeseydin Hislerime ellerinle değebilirdin Birinci ve ikinci cümlenin üzerinde keşke acele etmeseydim… Bir soğuk duş alsaydım Tepelere, vadilere doğru Yataktan kalkıp yürüyüşe çıksaydım… Güneşi seyretsem Papatyalara baksaydım Ne acelem vardı ki Bunca bekleyişi cümlelerime geçiremedim Gözyaşlarımı yüreğine Yangınımı gözlerine içiremedim Yarın da yazsam olurdu dört beş satırı… Bazı kelimelerin bükülmezdi boynu Kalmazdı hatırı Son cümle derinliğimi yansıtmadı doğru Fazlaca hafif Fazlaca yüzüyordu suyun üzerinde Bilmiyorum ki Bu son dakika rahatlığı niye vardı bende ? O kadar benimlesiniz ki Aynı evin içindeymişiz gibi Sen’li konuştum sizinle Oysa siz dünyanın bir yerindeydiniz, ben başka bir yerinde… Bu, siz kibarlığı da bir tek bizde var, Türkçe’de ! … Sen de bilirsin ki Ne gözlerini kapamaktır Ne de görmemektir ‘Görmemiş sayıyorum’ demek Bir insanı öldürmektir… |