İstesen de istemesen de, Azrail as bir gün senin de kapını çalacak!
Kimileri seni rahmetle, kimileri de seni kin ve nefretle anacak!
Gönül köprüleri kurmamış, asil gönüllere girmemiş isen,
Ahirette hal ve ahvalin, yamanlardan da yaman olacak!

İstesen de istemesen de, neler yaptığın nasıl yaşadığın bir bir sorulacak!
Görülmesi gerekenleri görmediğin için o güzelim gözlerine toz toprak dolacak!
Yaşarken hiç görmediğin adını bile duymadığın yüzlerce irili ufaklı haşare,
Bedenindeki rızıklarıyla büyük bir iştahla karnını doyuracak!

İstesen de istemesen de, harcamaya kıyamadığın fani dünya zenginliğin ona buna kalacak!
En güvendiklerin bile seni o daracık kabirde, amelinle baş başa bırakacak!
Birkaç hafta, birkaç ay, birkaç yıl mezarına gelip giderler ama,
Daha sonra herkes dünya işleriyle sıkı fıkı uğraşacak ve seni orada unutacak!

İstesen de istemesen de, gerçekleri öğrendikten sonra çok nedamet duyacaksın!
Sana hiçbir faydası olmayan yüzlerce, binlerce derinden ahhh ile keşkelerin olacak!
Cehennem zebanileri seni gördüklerinde, korkundan tir tir titreyeceksin!
Kolayca kollarından tutup görevlerini aşk ve şevkle hemen sıcağı sıcağına yapacak!

İstesen de istemesen de, attığın narların her türlüsünü görevlilerden başkası duymayacak!
Seni tanıyan tanımayan hiç kimse sana yardım etmek için yanaşamayacak!
İçler acısı çarnaçar, perperişan hurdahaş bir halde iken,
Odunu sen olacağın narlar seni bağrında mahirce ağırlayacak yakacak, yakacak, yakacak!

İstesen de istemesen de zamanı geldiğinde, ışıl ışıl yanan ışıkların sönecek!
Bitmeyecek gibi görünen sayılı ömür miadın bitecek!
Bin bir güçlükle sahip olduğun sıfatların hakkını verememişsen,
Çelikten yular olup nazik boynuna geçecek!

İstesen de istemesen de çok güvendiğin pazılı güçlü bileklerin cılızlaşacak!
Her şeyi en ince noktasına kadar kaydeden hafızan silinecek çok şeyi hatırlamayacak!
Yaşadığın onlarca olumlu olumsuz olaylardan kendine bir pay çıkaramamış san,
Elin ayağın birbirine dolaşacak, karanlık çıkmaz sokaklar mekanın olacak!
04/ Haziran/ 2024