AYŞA ANA
Lahey’de bir ana var derdi çok
Hangisini sayam ki Bir zamanları yüzünde güller açardı Gençlik yıllarında saçları sırmaydı Kadife şalvarı ışıl ışıldı Yürüdüğü toprak yollarda Baharın güzel çiçekler açardı O, hatıp’ın Osman’ın kızıydı Adı, sanı, şanı Ayşe kızdı köyünde sevilen... Bir çobana aşık oldu Gönlü, kalbi kilitlendi O’na Fakir mi fakirdi boyuna posuna vurulduğu Sermayesi elindeki çoban değneğiydi Köy zenginlerinin koyunlarını otlatır Kırlarda sevdasına türküler yaktırırdı Aşk parayla değil, sevgiyle Yürekten sevmekten geçer, derdi Karşılıklı evlerinden Gizli gizli bakışlar atılır El altından mektuplar yollanırdı... Gösterişsiz bir düğün yapıldı Yemekleri az kepçeli sofralar kuruldu Üç gündüz, iki gece düğün Kayınla adaşı Ayşe aksi mi aksi Bitmedi kavgalar, ayrılan odalar Peş peşe gelen çocuklar Ardından yitip giden bebekler Bir ilk çocukları hayata tutunabildi Kavgalar arasında Tam tamına mezarlıkta sekiz körpe bedenler... Ayşe ana nasıl dayansın bu acılara?.. Asker ocağından dönen sevdalısı İbrahim Ver elini zalim gurbet edikleri uzaklar Ayşe sevdalısını bırakıp gitti Alın teri dökerek fakirliği yok etmeye Vardı bir kablo fabrikasına Üç vardiye çalıştı yavrusundan, eşinden ırak Sonra bir evlatları daha oldu Şehre yaptırdığı evinde Biraz daha bekledi bitmeyen gurbette... Azgın sokak kavgaları korkuttu onları Ülkücü oğlunun önünü kestiler Ağız. burun dağıttılar Tehlikeli günlerin korkusu sardı babayı Alıp götürdü tüm aileyi gurbete Yıllar yılı kovaladı, yaşları artık kemale erdi Takatlar azaldı, ömür törpülendi Şubat gecesi sendeleyip düştü yere Ayşe Siren sesi, ambulans dayandı kapıya Beyin kanaması, kısmi felç dedi doktor Kaldırıldı Lahey hastahanesine Allah’a dualar yollandı kapı önünde Gözlerde yaşlar, umuda sarılan evlatlar. torunlar... Şimdi, rahat bir nefes Ayşe kadında Şifası Rabbimden, duası, eşinden, torunlarından Kuran tilaveti evlatlarından Ömrü çilelerle doldurulmuş bir anaydı Fakiri, düşkünü yalnız bırakmayan bir anaydı İşte o benim cennet yüzlü Anamdı!.. Zafer Direniş ... |