Hiç belli değil.
O da yardı geldi geçti önümden
Döndüm baktım ona o güllü değil Kırk ların önünde tam dokuz rakam Sıfırı görmedim o elli değil! Bir kervandır yürür devri alemde Toku belli değil aç belli değil Öyle bir karmaşa içine girdik Başı belli değil kıç belli değil Tasa gaygı beni sarmış kuşatmış Gerçek hayal rüya düş belli değil Sineme yumruğum vurayim dedim, Serim belli değil döş belli değil Çözülmemiş sırlar içimde kaldı Tabidir yaşayan nasıbin aldı Herkes aleminde hülyaya daldı Hiçret belli değil göç belli değil! Çokları saplanmış kin ve nefrete Bu güzelim hayat dönmüş afete Kapılmış sellere gider mabete Gaye belli değil öç belli değil! Beşi gelir üçü gider bir yandan Her tarafı açık koca bir handan Yorulmuş tükenmiş geşmiş çihandan Kim nezaman ölür hiç belli değil! ! ! Hüseyin gedik |
Hicran dağı geçit vermiyor bir an
Kar belli değildir buz belli değil
Yine başa bindi bir tipi boran
Yol belli değildir iz belli değil
Hain felek zaten her zaman çatar
Hatıralar ondan daha besbeter
Hançer tir u teber hep birden batar
Tığ belli değildir biz belli değil
Tecellimin temizi de pisi de
Kirlenmiştir kimyası da kisi de
Yakıyor içimi her ikisi de
Kül belli değildir köz belli değil
Pembe güller soldu gövde parkında
Gönül yine değil bunun farkında
Kırlar karışınca otuz kırkında
Yaz belli değildir güz belli değil
Unutup Zevraki çekme ki heyhat
Nokta nokta biter o upuzun hat
Bir de geçer bin de hep aynı hayat
Çok belli değildir az belli değil