KAVURGALI GAZİ HÜSEYİN ÇAVUŞOn sekizinde, askere alınır, Kavurgalı Ali oğlu Hüseyin, Yozgat’tan Çanakkale’ye salınır, Yozgat ili Ali oğlu Hüseyin. Bir acemi eğitiminden geçer, Kağnılarla sanki uzağa göçer, Sevk edilir topçu bataryasına, Siperde Hüseyin düşmanı biçer. Kimi şehit düşer, kimi yaralı, Kimi Yozgatlı, kimi Ankaralı, Topçu Batarya çavuşu Hüseyin, Bu savaşta bütün asker karalı. Gökten milyonlarca mermiler yağar, Hem geceyi, hem gökyüzünü boğar, İman tahtasına kurşun saplanır, Kör kurşun sanki Hüseyin’de doğar. ‘-Madalyamı taktım, ben, komutanım, Ömrümde unutmayacağım anım,’ Şeref saydı, övünç saydı Hüseyin, -Helaldir vatana binlerce canım.’ Yaralı haliyle yine savaştı, Türk askeri ile düşman karıştı, Yedi düveli karşıydı Çavuşa, Hüseyin’le ülke düze ulaştı. Vatan diye kaldı Çanakkale’de, Yuva kurdu Çatalkaya Köyünde, İzmir Mordoğan’da bitti hayatı, Geçti, Çavuşun hayatı çilede. Gazi madalyası onuru oldu, Hüseyin Çavuş da yaşlandı, soldu, Bir hayat, bir destan Çanakkale’de, Yine EŞREFÎ’nin gözleri doldu. EKREM GÜRER (YOZGAT 2001) |