SUSKUN
Bakarsın suskundur bilmez sanırsın
Gariban diyerek hakir gördüğün Kemiğe it havlar eşek anırsın Hayadan suskundur tuzak ördüğün Rüzgara kapılan kuru yaprağın Kaldırır tozunu çorak toprağın Suskunun benzeri yüksek sarp dağın Şirinken Ferhat’a için yardığın Öyle bir dünyadır yaşam boşluğu Yapay sevgi olur gönül hoşluğu Körelmiş kalplerde gözün loşluğu Yiğidin yerine teres sardığın Suskunun yüreği Firdevs bahçesi Ebedi bir aşka nağme lehçesi Cennetin taamı dolu bohçası Bilir misin şimdi nere vardığın Anladın mı şimdi neden suskundur Sanmayasın ki o aklî yoksundur Şeytani ringlerin heves boksundur Gül uzatana inat kaşın gerdiğin Suskunsa yaşasın kendine göre Dünya sade değil sağıra köre Zindan yapsan ne ki kalbinde hüre Senle yol yürümez değer verdiğin M.Sıddık SOLMAZ |