Seni sevmek yürek işiydi
Seni sevmek yürek işiydi
Topukların zeminle ahenkti İster toprak ister betonda yürüsen Anlaşılırdı bir yerlerden geçtiğin Saçlarının sarısına mavi meç karışık Dudakların soluk gül kurusu renginde Nasıl bir kokuydu kullandığın Rüzgar gibi esip insanı sarardı Gözlerin ya, ah gözlerin çakmak çakmak Küçük kısık bakan kalp atışı gözlerin Sana öyle arzulanırdım ki içim titrerdi Korkardım bakmaktan rengim atardı Boyun boyumu aşıyordu epeyce Giyim kuşamın semtimden geçmezdi Gülümseyişin ince bir kırılmaydı Öyle yumuşak ince davetkardı ki sesin İnsan anında aşka kurulurdu saatçe Bu günde geçse görsem gül yüzünü Kaç dilekte kaç duada durdum bilsen Göğsünde tek düğme açığı insanı Kevser suyunda yıkayıp cennete salardı Kendime kızıyordum ve utanıyordum Korkumu yenip sana sokulamamaktan Sağlık sokağın köşesinde sağlığım bozuldu Seni beklemekten hep işe geç kaldım Gülümseyişinde halimden anladığını anlardım İçime su serpilirdi farkındalığımın Dudakların oynadıkça yıldız dökülürdü Parlayan dişlerinin arasında aka aka Yol olurdu yol boyunca Seninle bir bardak çay içmek Bir bahçede beş dakka bakışmak Konuşmadan seyredebilmek Ömre bir ömür daha katardı Ne çok zaman oldu görmeyeli Zaman sana ne kadar cömert Aynı duruyorsun dip diri Hayıflandım desem yadırgama İçinden neler geçiyor şu anda Benim kadar hayıflanırmısın acaba Cennet bahçelerinden bir tutam Zemzem suyundan bir yudum Gasp edildiğine yankılar dün Yine gülümseyip geçtin ya,,, Coşkûnî |
Selam ve saygılarımla esenlikler diliyorum.