Sevgi servet ömüre, şefkat ise gönüle... Rastgele yaşıyoruz, bunları bile bile.
Kimi yığar serveti, zenginim der övünür. Kimi ağlar kahrından, garibim der dövünür.
Son arsamız mezarlık, tapusu yok kimsenin!!! Son yuvamız da kabir, kapısı yok kimsenin!!!
(Kederli)
Paylaş
Beğenenler
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Bu dizelerde şair, insanların sevgi ve şefkat değerlerinin çok mühim iki büyük hayat sermayesi olduğunu bildikleri halde çeşitli nedenlerle, şiirde "servet" olarak betimlemen bu değerleri görmezden gelerek yaşadıklarını belirtirken aynı zamanda onları böyle yaşamaya iten sebeplerin ve öne sürülebilecek her türlü bahanelerin de kabul edilebilir olmadığını vurguluyor. Çünkü şair sitemindeki haklı gerekçe olarak sevgi ve şefkatin umumla ilgili değerler olduğu gerçeğine dikkat çeker. Nitekim içi sevgi dolu insanlar olduğu gibi sevilmeye ihtiyacı olan insanlar da vardır.
Sevgi insanlar için mutluluk kaynağıdır ve o mutluluktan mahrum kalan sevgiliden karşılık görememiş insanlar vardır. Her seven neyi kimi severse sevsin hepsi sevgilidir. Çünkü sevgi karşılıklıdır. Paylaştıkça büyür ve fertler mutlu olur. Fertlerin mutluluğu aileleri ve sonra toplumu motive eder. Kıyıda köşede kimse kalmaz kanadı kırık. İşte şair insanların sevgilerini esirgemelerinden duyduğu üzüntüyü dile getiriyor. Ve elbette bu paylaşımsızlık da bir tür bencillik olup karşımıza çağımızın sorunu olarak çıkıyor. Doğrusu bu durumu bir benzetme ile bir cümleyle özetlemek isteseydim:
"Güneşimi kapatmayın Beton çok soğuk, üşüyorum"
___Muhsin Yazıcıoğlu
Sevgili kelimesi daha genel ve kapsayıcı manada kullanılmıştır.
Son arsamız mezarlık, tapusu yok kimsenin!!! Son yuvamız da kabir, kapısı yok kimsenin!!!
Mutlu günlerden arda kalan tek şeyin üzerinde manen ölü gibi mutsuz hayat sürenlerin olduğu hüzünlü bir toprak olduğu belirtilirken sanki bir değer yada değeri büyük kıymetli birinin aralarından ayrılışı vurgulanıyor gibi. İşte o/O değerin ardından sanki o toprakta ki kabre benzetilen evin yaşaya(maya)nları olduğu ve nasıl ki ölenler dirilemiyorsa onlarında o makus kedere boyun eğdikleri ve o halden kurtuluş olmadığını veya öyle hissettiklerini vurguluyor.
"Tapusu yok kimsenin" derken yaşamaya heveslerinin kalmadığını ve sanki ölüm arzusunu "Kapısı yok kimsenin" derken de kederden kurtuluş olmadığını kalma arzusunu vurguluyor Şair. Bu iki mısra çok derin bir yas ifade ediyor. Ancak bilinmeli ki kapıları açan da kapatan da Yaradandır. Ondan ümit kesmek O'na karşı kibirlenme olur. Sanki O, kullarının derdini çözemezmiş gücü yetmezmiş gibi manaya geliyor. O'ndan ümit kesmekle de Rabbden beklenecek olan sevgi ve şefkat reddedilmiş oluyor. O, "dua edin vereyim" diyor. Ayrıca dua veya niyet o iş her neyse kâinatı onun için harekete geçiriyor. Size sadece süreçte Allah'ın sanayını okumak ve şükür ve ümitle o yolu çabalamak kalıyor. O her şeye kadirdir. Ama herşeye kadirdir. Olmazları olduruyor yeterki usulüne uygun olsun.
Şiirinizdeki derin manalar ve ince fikrinizden ötürü sizi kutlarım üstadım. Kaleminize kuvvet yüreğinize sağlık, selamet ve esenlikler dilerim.
Son arsamız mezarlık, tapusu yok kimsenin!!! Son yuvamız da kabir, kapısı yok kimsenin!!!
Mutlu günlerden arda kalan tek şeyin üzerinde manen ölü gibi mutsuz hayat sürenlerin olduğu hüzünlü bir toprak olduğu belirtilirken sanki bir değer yada değeri büyük kıymetli birinin aralarından ayrılışı vurgulanıyor gibi. İşte o/O değerin ardından sanki o toprakta ki kabre benzetilen evin yaşaya(maya)nları olduğu ve nasıl ki ölenler dirilemiyorsa onlarında o makus kedere boyun eğdikleri ve o halden kurtuluş olmadığını veya öyle hissettiklerini vurguluyor.
"Tapusu yok kimsenin" derken yaşamaya heveslerinin kalmadığını ve sanki ölüm arzusunu "Kapısı yok kimsenin" derken de kederden kurtuluş olmadığını kalma arzusunu vurguluyor Şair. Bu iki mısra çok derin bir yas ifade ediyor. Ancak bilinmeli ki kapıları açan da kapatan da Yaradandır. Ondan ümit kesmek O'na karşı kibirlenme olur. Sanki O, kullarının derdini çözemezmiş gücü yetmezmiş gibi manaya geliyor. O'ndan ümit kesmekle de Rabbden beklenecek olan sevgi ve şefkat reddedilmiş oluyor. O, "dua edin vereyim" diyor. Ayrıca dua veya niyet o iş her neyse kâinatı onun için harekete geçiriyor. Size sadece süreçte Allah'ın sanayını okumak ve şükür ve ümitle o yolu çabalamak kalıyor. O her şeye kadirdir. Ama herşeye kadirdir. Olmazları olduruyor yeterki usulüne uygun olsun.
Şiirinizdeki derin manalar ve ince fikrinizden ötürü sizi kutlarım üstadım. Kaleminize kuvvet yüreğinize sağlık, selamet ve esenlikler dilerim.
Bilse ki beşer Yerimiz ruhun pelerininde işli Maddi varlıklar gözyanılsaması, mavi giysili o zatı ecdadın Sadece hissediyoruz, yaşamıyoruz Ölümü de sonluk sanıyoruz, oysa süregen olan bir furya her şey
Nesibe Kuzu tarafından 8/10/2023 2:50:20 PM zamanında düzenlenmiştir.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.