EY! İNSANOĞLU! ECELLE SÖZLÜ, ÖLÜMLE NİŞANLIYIZ.
Bunu bil!
Tesadüfen geldık! mecburi yaşıyoruz, bu hayatta... Vakit neyi gösterirse göstersin... Ecel ile intikamın zamanı yoktur... Hele, kaçışı hiç yok! Ecel yakın veya uzak... Lüküs hayat zaten bir tuzak... Sana yaşamayı değil... Yaşarken nasıl insan hayatını öldürür... Onu anlatayım... Bak!: Hep kötü arkadaşlar seçtin... Onlara uydun! Baştan çıktın... Kendini zefke, sefaya verdin... Unuttun insanlığını... Umursamadın! Hayatı... Yaşamı... İnsanları... Yaptıkların yanlışları... Sağlığına dikkat etmedin... Gecelere aktın... İnsanları gereksiz yere kırdın... Paralarını har vurup, savurdun... Yetmedi... Elde avuçta ne varsa sattın... Oda yetmedi... Borclandın... Ama borcunu ödemedin... Üstelik, üstune yalan da söyledin... İnsanları oyaladın! Kandırdın! Salladın! Hem itibar kaybettin... Hem, sağlığından oldun! Neden! Niye? Diye... İsyan ettin... Pişmanlık duydun... Ne pişmanlık, ne de isyan! Derinden bir keşkedir insan… Onun için, son pişmanlık fayda etmez.. Pişmanlık, Azrail gelmeden... Senin içinden gelmeli!.. Nefesler birer birer, bitti... Ömür senin için son yaşa geldi... Hiç, ummadığın bir ân... Azrail başa gelir! Bunu bil! Başa gelen çekilir... Dinçer Dayı |