Sevdamız katlandı, dörde, beşe,
Acılar artıyor bu gurbette, peş peşe
Nasıl dindireyim bilmem ki bu hasreti
Bana zindan gibi gelirken, her köşe..

Ben seni unutmak için sevmedim.
Senden ayrı kalmak, çok zor sevgili,
Gözlerimin önünde o gül yanakların.
Dertlerimi paylaştın, ekmek gibi su gibi,
Elimi tutar, göz göze bakardık hasretle,
Sessiz ve sağanak bir yağmur gibiydin.
Gözyaşların sel olur akardı bazen,
Duygularımız heyecana gelirdi adeta
Yüreğimiz küçüktü, ufaktı ama
Dağlar kadar sevgimiz vardı.
Belki dile gelmedi sevgimiz
Belki kelimelere dökemedik ama
Senin sevgini ve özlemini
yokluğunda daha iyi anlıyorum.

Ben seni unutmak için sevmedim.
Yanaklarından akan billur tanelerini sevdim.
Uzak diyarlara daldığım zaman
gül yanaklarından akan ıslak gözlerin,
Gözyaşların, beliriyor gözümün önünde
Billur billur akardı, gözyaşların
Doymak bilmiyor adeta suya toprağa
Ve yokluğunun acısı yakıyor yüreğimi.
Kavuşmak, bilmem ki, belki başka bahara…


Ben seni unutmak için sevmedim.
Yokluğun bir hançer gibi yüreğime saplanmış
Acı acı ızdırap veriyor sineme..
Çok özledim seni mahsun yüreklim,
Su gibi toprak gibi hava gibi özledim.
Ah yağmur yüreklim.
Ne olur üzülme sakın…
Tut ellerimi uzaklardan yüreğinle,
Götür beni gördüğün rüyalara
Bir gül bahçesine girercesine
Götür beni gittiğin yere…
Ben seni unutmak için sevmedim…

…andelip…