BİTECEKSE BU ÖMRÜM
meczup meczup esme rüzgâr
yaralarımı da deşme dökülmesin eteklerinden raks eden yıldızların yakamozlarında ismi silinmesin uçurumlara esir olmasın aşk ikide birde zılgıt yapmasın nahoş nahoş da ıslık çalmasın ümit ektirip, hasrette biçtirmesin beni Mart dumanlarıyla koyma bir başıma zehir karıştırma lütfen aşıma kimsede bakmasın göz yaşıma yırtık kumaşıma da bakmasın Güneşi gel oturtalım, yanı başımıza toprak kokusunu, sürelim damağımıza varsın mavi bizi terk etsin varsın semavi yüreğimizi delsin bitecekse bu ömrüm İstanbul’un göbeğinde değil varsın gözlerinin bebeğinde bitsin |