Kendimi taşlıyorum
İnsan yaratılmışım, ne kadar şükr etsem az
"Ekmek elden su gölden" yiyorum içiyorum Mülkün Padişahına,yine ediyorum naz Vicdan terazisine, baktım mi şaşıyorum Zalimlerin yüzünden, musibetler yağarken Savaş ve depremlerde, çoluk çocuk ağlarken Bunca masum insanlar, tutacak dal ararken Yara mı sarıyorum,fitnemi kaşıyor um ? Sayılı saniyeler, güvenme nefesine Kuvvetliyim diyorsan,hele bir vur nefsine Ölüm dolaşıyorken, herkesin tepesine Nasıl görmezden gelip, haddimi aşıyorum Ellerim arasına .aldığımda başımı Diyorum kara toprak, neden verir aşımı Vicdana vurduğumda, sertçe mihenk taşımı; Anlıyorum Dünyada, ne için yaşıyorum Bazen kendime bile; ben bu olamam derim Sahibinden habersiz, nasıl elmayı yerim Hemen toparlanırım, suya düşer şekerim Anlarım benliğimde, düşmanı taşıyorum Tefekkür etmeliyim, yaşamayı ölümü Dara düştüğüm zaman, kim tutuyor kolumu Rabbimin buyrukları ,gösterirken yolumu; Onami koşuyorum ,nereye kişniyor um Düşününce anladım, çok yönlü bir varlığım Meğer bu yüzden imiş, genişliğim darlığım Belli ki sınav imiş, hastalığım sağlığım Hata yaptığım zaman, kendimi taşlıyorum ...Bu iç hesaplaşmayı tavsiye ediyorum Mustafaoğlu İlyas |