Kur’ana Göre Şair ve Şiir“Şairlere gelince, onlara da yoldan sapanlar uyar.” Şuarâ Suresi, 224 İnkârcılar Kur’an der işidir gayb âlemi! Verdiği haberleri şeytanların ilhamı, Nazmını şiir diye telakki ediyor da Hz. Peygamber’e kâhin ve şair diyorlardı. Âyet bu tür temelsiz savları reddetmekte; İnkârcı şairlere gerçek arayan değil, Hevâ ve hevesleri peşinde her erekte Zevk-eğlence düşkünü olduğunu bildirir! “Onların her vadide şaşkın şaşkın dolaştıklarını ve gerçekte yapmadıkları şeyleri söylediklerini görmez misin?” Şuarâ Suresi , 225,226 “Her vadide dolaşmak” her tür konuya girmek, Her meseleyi bilip etrafa sözü dermek… İnançlı ve ahlâkî değere bağca ermek Bu tür deyişten farklı görünmekle beraber– Öyle şair vardır ki her vadide dolaşır, İyi kötü, şer doğru her konuya girerek Toplumu etkilemek için her an çalışır. Sözleriyle yaptığı birbirini hiç tutmaz, Yapmadığını söyler, söylemediğini yapar. Onların peşlerinden dürüst insanlar değil, Ancak sapkın kişiler bizzat cahilce sapar (Elmalılı, V, 3649-3650). (Bu nitelikte olan şiir ve şairlerle Kur’an ve Peygamber’i kıyaslamak abestir.) “Ancak iman edip dünya ve âhiret için yararlı işler yapanlar, Allah’ı çokça ananlar ve haksızlığa uğratıldıktan sonra kendilerini savunanlar başkadır. Haksızlık edenler, neye nasıl dönüşeceklerini (başlarına nelerin geleceğini) yakında görecekler.” Şuarâ Suresi , 227 Kur’an insanın sosyal ve kültürel hayatta Önemli bir yer işgal eden şiir-şairi, Mutlak dille yermemiş, güzeli neyse hatta İnsanı özendirmiştir evveli ve ahiri! Kur’an’ın bu ifade gücüne de Araplar Şahit oldukça onu şiire benzetmişler, Çaresizlik içinde hissedince haraplar Hz. Peygamber’i de bir şaire benzetmişler (bk. Enbiyâ 21/5; Sâffât 37/36; Tûr 52/30). Bu durum karşısında Kur’anda kendisinin Ne şair ne de kâhin sözleri olduğunu, Hak tarafından inmiş ilahi kelam kesin Bir şekilde her yerde vurgulanmış olduğu (bk. Hâkka 69/41-42). Putperestlik dönemi İslâm ilkesiyle ters Düşen şiiri yermiş… Almamak gerekir ders Derken gerçek müminler, müşrik dönem şairi Dışında tutularak kalmışlar daim diri Söylediği şiirde gerçekler dile gelir; Sözü ve yaptıkları birbirine uygundur. Tevhit dininin safi ilkesi dile gelir Hakkı zikreder, O’nu yüceltmekse saygındır. Yaptığı iyi işle kendisi ve toplumun Daim yücelmesini-yükselmesini gözetir Zulmün ve haksızlığın karşısında şiirle Mücadele de verir, hakkı savunmak derttir. İyi maksat güdülen şiir, Hak rıza güder Bu yüzden kötülenen şiirden istisna yer… Kur ’anın hizmetini kendine bilmiş keder Her an teşvik edilmiş hem özendirilmiştir (bk. Buhârî, “Edeb”, 90; İbn Mâce, “Edeb”, 42). Saffet Kuramaz, 13.02.2023, Ankara |