GEÇ ÖĞRENDİK
çırpınıp duruyoruz
bir kafese kapatılmış kuş gibi acı bir gülüş gibi çırpınıp duruyoruz geceler geçiyor günler kanıyor biz irkiliyoruz zulasında duruyoruz bir temenninin kapı açılıyor her şey ortaya saçılıyor kanadımız yok ki uçalım şimdi ruhsatımız yok ki kaçalım her şey bize bağlı çok istemeyip azla kanaat edeceksin çünkü beterin beteri var bu kadar yitiklik içinde kim arayıp bulacak bizi ? kim yaralarımıza derman olacak ? meğerse yalnızlıkmış yakamıza yapışan boyumuzu aşan yalnızlıkmış geç öğrendik kimi zevk derdinde kimi intikam peşinde sahi bu üryan ayaklara kim sahip çıkacak ? |