KayıpKayıp giden bir zamanın Yetim kalmış çocuğuyuz Gidenlerin dönmediği Yollarında gözlerimizin sürgün kaldığı Uçsuz bucaksız kentlerde Esir kalan bir yığın insanız Zaman geçerken Ellerim titremeye başladı Ömrün son nefeslerini Havaya savururken Umut bir köşede ölmüştü... Çırpınmalar boşuna olunca Daha güzel yaşanılıyormuş Bir oltanın ucuna bile yaramayınca Kabullenmeler artıyor Mesela öldüm Çaresizlik denen şeye o kadar alıştım ki Denemekten vazgeçtim öyle ki denemeyi düşünmekten bile vazgeçtim Sessizce uçsuz bucaksız bozkırda Rüzgarın hışırtısını dinlerken Anılardan kalma Bir kaç gözyaşı Yerçekiminin gücüne dayanamadı ki Gözlerimden akıp gitti Yanıyorum Yangınlarımım Ruhumu küle çevirken Bir kitaptan hatırladığım Cümleler gözlerimin önünde geçerken O yangınlarda anılarımı da kaybettiğimi anlıyorum Ama bazen anlam veremediğim Bir şekilde sol yanım da atan dünya Cehenneme dönüyor Akılın unuttuğunu Kalp neden unutamıyorum Kalbin bir hafızası mı var yok Var ise Zamanın başlangıcından Edebe kadar ıstırap çekecek öyleysee |