BİLEMEDİM KİBal yapan arıda şifa aradım, Acıymış iğnesi, bilemedim ki! Güzel sözlerinde derman aradım, Acıymış sözleri bilemedim ki!... Gönül sarayımı açtım bir yâre, Taht kurdu gönlüme inceden ince, Ruhumu okşardı görünce bile, Gardiyanmış mesleği bilemedim ki, Gül dalına konan bülbüller öter, Mısır püskülünden belikler örer, Bazen acı verir bazen de keder, Şerbeti tuzluymuş bilemedim ki!.. Ayçiçeği olup güneşe yanan, Uzaktan uzağa yoluna bakan Hasreti kedere arkadaş eden Toz duman edermiş bilemedim ki! Ben bir nazlı böceğe sordum onu, Kara bulut mu, aydınlık mı sonu, Cihana gelmeyen tertemiz huyu, Kaplamış ruhumu bilemedim ki!..., |