Acısıyla Tatlısıyla
Alnımda tadışıdığım mühürdür yalnızlık
Kirpiklerimi zapt etmiş hüzün kuşları Her tufanın ardından Çiçek açıyor erik ağacı Efsaneydi mutluluk Zühre yıldızı doğmuşsa Toplayın hüzün kuşlarımı Efsaneye uçalım Ganjın sularında yıkadım hüzünlü kanatlarımı Güneşin merhametiyle kuruttum sularını Simurg/un inancıyla efsaneye doğru Kanat çırptım Çok dağlar aştım Çok şehirler gördüm Nice ormanlarda konakladım Azgın nehirler de Çılgın sularla boğuştum Yırtıcı kuşlarla savaştım Savunmasız Yavru kuşlar besledim kanatlarımın arasında Yol bitmedi Yol uzun yol çetin di Kurtulmak uğruna kanat çırptıkça Daha bir saplandım bataklığa Battıkça Kaderim oldu kara çamur Umutlarıma Sindi keskin kesif kokusu Dibe vurdu umutlarım Yok olup gitti kalleş çamur deryasın da "Menekşe" |