Duvarın Öbür Yüzü1 Gözümü açınca sindiğim koku Kalem uçlarında sürdüğüm iz Hücrelerimde özenle sakladığım giz Yeryüzü gökyüzü şu ırmak bu deniz Hepsi sizin renginiz Dün gece içtiğim meyhanede Kendime biçtiğim kefendiniz (eski bir anıda kucakladım sizi, ay ışığı kadar hafiftiniz. ilk öpüşmelerimiz geldi aklıma, bir sarmaşık olmak istemiştim bedeninizde, kökü en mahrem yerinizde.. ve öyle kalmak.. öyle, hiç kımıldamadan, öyle kalmak.. ki kuşlar yuvalanabilmeliydi saçlarınıza, ırmaklar karışmalıydı yeşil bakışlarınıza, kokunuzda tüm çiçekler açmalıydı, hiç solmayan bahar kalabilmeliydik.. varsın soğusundu içtiğimiz çaylar, varsın yaksındı kül tablasından düşen sigara masayı, dünyayı.. bırakmamalıydık ellerimizi.. dua etmek için bile.. başka ne isteyebilirdik ki..) 2 Atlattım ilk ölümleri / gidişinizden kalan Son – ölüm – yokuşun dibinde Bu yüzden giderek hızlanıyor hayat Takılıp kendime / size düştüğümde (siz bana aldırmayın.. korkularınız var biliyorum.. çünkü hiç bu kadar sevilmediniz; haklısınız, ürkütür bu sizi; alışkın değilsiniz, üstelik çok yalnızsınız .. sığamadım yüreğinize, size sunulan sevgileri; rujunuz, rimeliniz gibi çantanızda taşımıştınız hep, bu yüzden daralmıştı yüreğiniz.. zor iştir bir yüreği büyütmek .. vazgeçin; değmez, değmem.. ama siz; sevgi nedir öğrenmelisiniz.. birini olmasa bile bir şeyleri sevmelisiniz, vazgeçin yalnızca kendinizi sevmekten.. kendinizi, benim kadar sevemezsiniz) 3 Ne zaman ayna tutsam içime Uzak bir kadına göç eder şiir Yel değer günüme Gecenin eli düşlerimin bekaretine Günaha bulanır şehir Duvarın öbür yüzü uzak gelir..... |
sonra bir şiir yazıyorlar,
hepimiz dertleniyoruz...
):)