Öyle uzaklarda arama

Derinlere dalma

Mucize gibi gelir sanma
Belki avuçlarındadır
Belki çok yakınında

Kim bilir bir sokak kedisinin
hep itilip kakılmış yüreğine dokunup
onu okşayıp
onunla sohbet ederek
içini dökmektedir ona

Ne bileyim işte
bir çocuğun önünde
diz çökerek
gözlerindeki hüznü /sevinci
paylaşmak
o öpülesi minik parmaklarının
her birini
tek
tek öpmektedir

Belki de bankta oturmuş
güneşlenen ton ton bir ihtiyarın
anılarını dinlemek
onunla o heyacanı hissetmektir

Ya da /ya da
pidenin susamlı kısmını size uzatmasıdır sevdiğinizin
hiç ses etmeden
vakur
bir o kadar da sıcak tavrıyla
benim değerlimsin sen
mesajı vererek

Bazan da gecenin bir yarısı
uyku tutmadı geliyorum
diye bilmektir kankana

Ne bileyim işte
saçma sapan şeylere
katıla
katıla gülmek
kahkahalarla geceyi çınlatmaktır


Hani
tan yeri ağarırken
gökten yer yüzüne
ulvi
bir huzur sirayet eder ya
işte odur
onu hissetmektir belki de

Kim bilir
canparenin
canından kopmuş o canın
kimse yok mu ben geldim demesidir
okul dönüşünde

Bir köşeye sinmiş
korkudan tir tir titreyen
kanadı kırık bir kuşun yarasını sarmaktır
onun acısını
kendi bedeninde hissederek

Ne bileyim işte
Sevdiğinin yüzünde açan
tebessümün verdiği hazdadır

Gaz sancısıyla
yaygarayı koparan can hıraş ağlayan minicik bir bebeğin
sırtını pış pışlayarak rahatlatmaktır
belki de

Günün yorgunluğu
ve stresiyle
dalgın dalgın yürürken
kaldırım taşları arasında
can bulmuş
minik bir papatyanın
hayata meydan okumasındaki
mucizeyi görmektir

Bir akar su kenarında
suyun çağıltısını
kuşların cıvıltısını
gözü kapalı duyumsamak

vee o hazla
hiçliğe ulaşmaktır belki de

Ne bileyim işte

Mutluluk çok yakınımızda

Küçücük
ufacık
detaylarda saklıdır

Görebilene

"Menekşe"