Üşüyorum Anne
Üşüyorum anne, boğazlarım düğümleniyor.
Karnım da bir ses yalnızlığın senfonisi, kulaklarımda siren, ayaklarım yalınayak. Üşüyorum anne Kâbuslarla geçen her gece, Acıyarak bakan gözler, el uzatmayan sefiller. Üşüyorum anne düşler görüyorum her sabah, Cami avlusu iyi geliyor bana, ellerim açık Semaya doğru, dualarda gizli tüm gizem. Üşüyorum anne, seni arıyorum Bulamadığım sokaklarda aramaları tekrarlıyorum. Annelerinin elini tutan çocuklar, sıcak bakışlar mutlu gülücükler anlıyorum ama yaşayamıyorum. Hıçkırıklarla ağlayan ben nedenini sormayan kalabalık vicdan. Ben üzülüyorum anne bir yandan da seviniyorum. Peygamber efendimizin bir bayram sabahı ağlayan bir çocuğun yanına gidip neden ağlıyorsun sorusuna babam şehit annemde beni istemiyor demişti ve o güzel cümleler dökülmüştü o mübareğin dudaklarından “İster misin, senin baban ben olayım. Annen Aişe olsun, Fatıma kız kardeşin, Ali amcan olsun?" Hüzün ile gelen mutluluğu yaşıyorum. Üşüyorum üzülme anne ben kendimi buluyorum. |