SEVDİĞİMSEVDİĞİM Yar eğlenmek ister bilmez halımı Götürdü şu yıllar tenden alımı Mühür vurmuştum da çözdü dilimi Kuru bir selam bu başın üstüne. Umdum bıkar gelir diye yâdelden Aşılmaz yollar var ne gelir elden Gönül farksız inan çağlayan selden Bülbül figan eder eşin üstüne Uzağı gönüller etmiyor yakın Açma peçeni yar göz değer sakın Tanıma mahremi tavrını takın Gelip basma yarim yaşın üstüne Gözlerine bakıp kaybolduğum yar Kesilir nefesim buraları dar Zemheri ayazım seninle bahar Koysam bir başımı döşün üstüne Dön yuvana ! gezdin yedi kıtayı Memleketten yana dönder rotayı Mektubun sonuna koy üç nokyayı Bu merakım düşsün hoşun üstüne Aras kızın içi ayandır sana Kıymetlidir bacım hele de ana Gereklisin yarim tuz gibi bana Bal kaymak olursun aşın üstüne #Arasbora şiirleri ÜÇ NOKTANIN HİKAYESİ Eskiden Anadolu da insanlar gurbete veya askere gittiler mi hasret gidermek için memleketindeki sevdiklerine mektup gönderir mektup beklermiş. Zamanın birinde Anadolu nun bir köyünde sevdiği ile yeni evlenen biri gurbete gitmiş, henüz sevdiğine doyamadan. Yeni gelini anasına babasına emanet edip gitmiş. Eskiden bir eve gelin geldi mi ayrı eve gelmez ana baba ile birlikte oturulurdu. Delikanlı gurbete giderken hanımına da bir tembihte bulunmuş. " Gittigim yerden mektup gönderirim. Lakin sana ayrı zarfta mektup göndermem ya da ayrı kağıda yazmam ayıp kaçar. Babama gönderdiğim mektupta hal hatırını sorar sonuna da üç nokta . . . korum." demiş . Üç nota seni cok sevdiğimi , çok özledigimi , hasretinle yandığım anlamına gelir demeyi de ihmal etmemiş. Aradan zaman geçmiş gurbetten mektuplar gelmeye başlamış. Tabi mektup evin büyüğü olarak babanın adına gelirmiş. Baba , ana ve gelin de okuma yazma bilmedikleri için mektubu bir başkasına okuturlarmış. Mektupta selamdan sonra hal hatır sorulur, durumlar anlatılır, anne babanın elleri öpülür iyi dileklerle ve " ben cok iyiyim beni küşüm etmeyin "diye bitirilir .Bu arada mektubun sonuna doğru biraz da utangaç eda ile " gelininiz nasıl ...ona da selam ederim... " der fazla uzatmazmış. Bizim gelin de mektup okunurken pür dikkat dinler kendiyle ilgili kısım okunurken heyacanla mektubu okuyana " sonunda üç nok ta var mı üç nokta ? " diye heyacanla sorarmış... " evet" cevabını alınca öyle heyecanlanır öyle mutlu olurmuş ki , bu mutluluğun izleri yüzünde bir kaç gün belli olurmuş.. Bizim bir zamanlar bir selamla üç nokta ( . . .) ile mutlu olan kadınlarımız vardı. Semiha Arasbora |
Emeğine yüreğine sağlık
_______________________________Saygılar