"Üryan(elbisesiz) geldik dünyaya/İki metre bez alıp,döndük mezara" der koca Yunus...İnandığımız gibi yaşamazsak,maalesef,yaşadığımız gibi inanmaya ve de yaşamı bu pencereyle analiz etmeye başlıyoruz...Materyalizm dediğimiz maddecilik,yaşadığımız dünyanın tüm kriterlerini altüst etmiş durumda...En mutaassıbından,en ateistine kadar hertürlü görüşte bile,en önde şahsi çıkarlar ve menfaat...Ey hoca,var bin hacca,en iyisi,bir gönüle girmektir,prensibi ,kimin umrunda...araba,ev,sermaye ve şahsi zevkler ön plana çıkmış durumda..."Tuzun kuru şimdi,ama su tuzu ıslatmaz sanma" İşte bu gerçeği göremez olduk tozduman içerisinde...Nice şımarıkların,şimdi şehrimize bile,borçlarından giremediklerine şahidim...

"Kaprisli hallerin, güzel sıfatınla; billur kalpler arama
Cam kırılgandır!! Mert insan yüreği ise nurdan bir oda" Alev hanım,öyle bir yere dokunmuşsunuz ki,mert insanların mumla aranıp da,bulununca da,kadir kıymetinin bilinmediği bir yer burası sanırım...

"Eğri otur doğru konuş, vefa gösterenin hakkını çalma
Hepimiz yalnız göçeceğiz ahrete, birkaç metre patiskayla
Hesap günü , sorgu sual; ceza ağır, kıl kadar günahlara
Ya anlın ak sandığında, alın tenin kapkara sana kırgınsa!!! " Ne mutlu o kişilere ki,birbirlerini cehennem ateşinden korur,hesabının kolay olmasına omuz verir...Bu niyetin gale alınmadığı ve de,önemli olanın,illa da dünya malı olduğu,anlayışı hakim maalesef şu zamanda...Vefa mı? O da ne ki? Mert ve asil yüreklere vefa mı kaldı,üç günlük dünyanın yalanları arasında...

Tebriklerim,gaafil olmakla kalmayıp,bile bile lades oynadığımız dünya misafirliğimizin en karanlık köşelerine uzattığınız lambanın billur ışıklarına, ve de ,yaşam ve düşüncelerimize tercüman oluşlarınızdaki paylaşımlara,şeffaflıklaradır...selamlarımla...