Bu Son Saat Artık
Unuttu dudaklarım, güzel tadını
Dilim unuttu, ebediyyen adını Geldim, şu derin uçurumun başına Neredesin sen, hayatımın kadını Bu yüreğimle ben, sensizliğe ancak Buraya kadar, zor da olsa dayandık Yaptım gömleğimi, uçuruma sancak Ölüme atlıyorum, bu son saat artık Bundan sonra, gel sevdiğim ziyarete Benim yerime, sev kuru yaprakları Göz yaşların içinde, eğilip yere Ben diye öp, hasret kokan toprakları Bir çiçeği sulayıp, yaşatamadın Atamadın üzerinden, zalim gururu Bir kere olsun, barışı denemedin Varken bu işin, ayan beyan oluru |