Arkadaşımla ne zaman karşılaşsak “ bir kaz pişirde yiyek “ der. “Yapmasını bilmiyorum” dediğim halde ısrarla ister. Artık canıma tak etti. Ne söylesem anlamıyor. Bari şiirsel anlatayım dedim.

Bir Kaz pişiremedim gitti;

Kaz deyu başımın etini yedi
Bir kaz pişiremedin dedi
Pişirmedigim bir kazım kaldı
Bir kaz pişiremedim gitti

Kazı aldım kanadı kara
Başıda benziyor ala
Git olma başıma bela
Bir kaz pişiremedim gitti

Kazın eti oldu sarı
Kemigide etinden iri
Bir türlü pişmiyor diri
Bir kaz pişiremedim gitti

Kazı aldım koydum ocaga
Kaçıyor bucakdan bucaga
Kokusu yayılıyor sokaga
Bir kaz pişiremedim gitti

Kaz diye kafaya takar
Odun getirmiş ateş yakar
Göz dikmiş tencereye bakar
Bir kaz pişiremedim gitti

Pişsede suyuna salsak bulgur.
Al kaşıgı da pilava daldır
Bu nasıl ısrarlı bir haldır
Bir kaz pişiremedim gitti

Nidelim dostum ah nidelim
Artık biz bu diyardan gidelim
Pişiremez isek kazı güdelim
Bir kaz pişiremedim gitti

Dönüp dolaşıp kaza geldik
Artık kaz kelimesini sildik
Bu kaz bir türlü pişmiyecek bildik.
Bir kaz pişiremedim gitti

Bu kazı anladım yapamam
Başımdan atam derim atamam
Başkasına isterim satamam
Bir kaz pişiremedim gitti


Şerife Bozoglan- Eker

28-01-2022